Translation of "Parasını" in Dutch

0.006 sec.

Examples of using "Parasını" in a sentence and their dutch translations:

- Onların parasını istemiyorum.
- Onların parasını istemem.

Ik wil hun geld niet.

Tom'un parasını çaldım.

Ik heb Toms geld gestolen.

Birisi onun parasını çaldı.

Iemand heeft haar geld gestolen.

Banka parasını geri istiyor.

De bank wil haar geld terug.

O bütün parasını kaybetti.

Hij heeft al zijn geld verloren.

Mary parasını geri istedi.

Mary vroeg haar geld terug.

Yine parasını unuttu mu?

Is hij zijn geld alweer vergeten?

Birisi Tom'un parasını çaldı.

Iemand heeft Toms geld gestolen.

Tom bugün parasını istiyor.

Tom wil zijn geld vandaag.

Tom Mary'nin parasını çalmamalıydı.

Tom had Maria's geld niet mogen stelen.

Mary parasını geri istiyor.

Mary wil haar geld terug.

O, parasını hisse senetlerine yatırdı.

Hij heeft zijn geld belegd in aandelen.

Onun tüm parasını kaybettiğini söyleniyor.

Men zegt dat hij al zijn geld verloren heeft.

O, parasını ailesini, arkadaşlarını kaybetti.

- Ze heeft haar geld, haar gezin en haar vrienden verloren.
- Ze heeft haar geld, haar familie en haar vrienden verloren.

Tom tüm parasını kasaya koydu.

Tom deed al zijn geld in de kluis.

Tom bütün parasını Mary'ye verdi.

Tom gaf Maria al zijn geld.

Tom'un parasını nereye sakladığını gördüm.

Ik zag waar Tom zijn geld verborg.

Tom parasını büro çekmecesine sakladı.

Tom verborg zijn geld in een bureaula.

Ve kamu parasını kamu mallarına harcayarak

door het besteden van publiek geld aan publieke goederen

O bütün parasını hayır kurumuna bağışladı.

- Hij gaf al zijn geld weg voor het goede doel.
- Hij gaf al zijn geld weg aan goede doelen.

Tüm parasını har vurup harman savurdu.

Hij gaf al zijn geld uit.

Çocuk tüm parasını bir kumbarada tuttu.

Het kind bewaarde al zijn geld in een spaarvarkentje.

Tom tüm parasını Mary ve babasının idare ettiği şirkete yatırdı.

Tom investeerde al zijn geld in het bedrijf dat Mary en haar vader draaiden.