Translation of "Olmayan" in Chinese

0.006 sec.

Examples of using "Olmayan" in a sentence and their chinese translations:

Dakik olmayan insanları sevmez.

她不喜欢不守时的人。

Dakik olmayan insanlardan hoşlanmaz.

她不喜欢不守时的人。

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.

无风不起浪。

Reşit olmayan içme bir suçtur.

未满年龄饮酒是罪行。

O, dakik olmayan insanlardan hoşlanmıyor.

她不喜欢不守时的人。

Facebook'ta olmayan birini tanıyor musun?

你有認識沒有用Facebook的人嗎?

Kıskançlık olmayan hiçbir aşk yoktur.

沒有不存在嫉妒的愛。

İman olmayan bir kişi ürkütücüdür.

一个没有信仰的人是可怕的。

Tatlı olmayan bir şey yemek istiyorum.

我想吃点不甜的东西。

Orada hoş olmayan bir deneyim yaşadık.

我們在那裡有一個不愉快的經歷。

Aptallık frenleri olmayan bir bisiklete binmektir.

愚蠢骑着没有闸的单车。

Başarılı olmayan devrimler kısa sürede unutulur.

失敗的革命很快就被遺忘了。

- Bu kitap, anadili Japonca olmayan öğrenciler için.
- Bu kitap ana dili Japonca olmayan öğrenciler için.

這本書是給母語不是日語的學生的。

Yoğun olmayan zamanlarda yola çıkmaya çalışmak gibi.

例如尝试在非高峰时间出行

Buradan çok uzak olmayan bir oda kiraladım.

我租了一間離這裡不遠的屋子。

O, artık orada olmayan bir sarayda doğmuş.

他出生在一个宫殿里,那宫殿已经不存在了。

Kahkaha olmayan bir gün, boşa harcanmış bir gündür.

没有笑声的一天肯定是最为虚度的一天。

Kendi ana dilinde doğal ses çıkarmak ve ana dilin olmayan bir dilde doğal olmayan ses çıkarmak çok kolaydır.

你很容易把母语说得通顺流畅,却很容易把非母语说得不自然。

Çok önemli olmayan bir şey hakkında neden endişe ediyorsun?

你為甚麼要為這種無關重要的事情憂心呢?

- Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
- Armut dalının dibine düşer.

蘋果掉落的地方不會離樹幹很遠。

Aşk kördür ama kıskançlık var olmayan şeyleri bile görebilir.

爱是盲目的,但是嫉妒却可以看到即使并不存在的东西。

O, okul dışında, evi olmayan, karton kutularda yaşayan insanları gördü.

在校外,她见到没有家的人们住在纸板箱里。

Ya da, çok kalabalık olmayan yerlere gitmeye çalışıyorum, ormanda yürümek gibi.

或者去人少的地方,然后在树林里散步。

Tom buradan çok uzak olmayan bir mağazadan bir kamera satın aldı.

Tom在离这里不远的一家商店里买了一台相机。

- Bu meyvenin hoş olmayan bir kokusu var.
- Bu meyvenin kokma şeklini sevmiyorum.

我不太喜歡這水果的氣味。

Bunlar şimdiye kadar gördüğüm en mavi yaban mersinidir. Onlar neredeyse doğal olmayan mavidir.

這是我看過最藍的藍莓。他們的藍幾乎不是自然的。

O, tarafsız ve ön yargısız olmanın şovunu yapar fakat sanırım o sadece kendi fikri olmayan bir adam.

他總在別人面前裝出大公無私的樣子,但依我看,他只不過是個沒有主見的傢伙。