Translation of "Birini" in Chinese

0.005 sec.

Examples of using "Birini" in a sentence and their chinese translations:

Birini seçin.

挑选一个吧。

Sevdiğin birini seç.

- 選一個你喜歡的。
- 选喜欢的。

- Onlardan herhangi birini seçebilirsin.
- Onlardan herhangi birini seçebilirsiniz.

你可以選擇他們之中的任何一個。

Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.

請隨便選。

Cam vazolardan birini aldı.

她拿了其中一个玻璃花瓶。

Onlardan herhangi birini istemiyorum.

它们中没有我要的。

Bana başka birini göster.

请给我看看另一个。

Portekizce konuşan birini arıyorum.

我在找会说葡萄牙语的人。

Tom'a şunlardan birini verdim.

我给了汤姆其中之一。

Onlardan birini seçmek zorundayım.

我必須在兩者中選擇。

Birini bekliyor gibi görünüyorsun.

你看來在等人。

Yardım edebilecek birini tanıyorum.

我知道有個人可能能幫忙。

- Sana saygı duyan birini bul.
- Sana saygı gösteren birini bul.

去找尊重你的人。

Beş bayandan herhangi birini tanımıyorum.

这五个女人我一个都不认识。

Facebook'ta olmayan birini tanıyor musun?

你有認識沒有用Facebook的人嗎?

Bunların arasından herhangi birini seç.

从这些里选一个。

Bana bakan birini fark ettim.

我感覺到有人在看著我。

Endişelenme, başka birini bulabileceğimizden eminim!

别担心,我确定我能找到其他的人。

Bana daha ucuz birini gösterin, lütfen.

請給我看看便宜一點的。

Seni evinden alması için birini ayarladım.

我会安排一下,叫个人去你家接你。

Hiç Esperanto konuşan birini duydun mu?

你听过别人说世界语吗?

Sadece bana yardım edecek birini istiyordum.

我只是想有个人来帮助我。

Birini kaybetmenin ne demek olduğunu biliyorum.

我知道这看起来像是失去了某人。

Senin kadar ikiyüzlü birini hiç tanımadım.

我从来没有见过谁像你这么虚伪的。

Bu çiçeklerden herhangi birini ister misin?

你要這些花中的任何一朵嗎?

Bu kitaplardan herhangi birini istiyor musun?

你要這些書中的任何一本嗎?

İstediğin herhangi birini alabilirsin fakat ikisini değil.

你喜欢哪个就买哪个,但不能两个都买。

Onun yerini alabilecek birini bulmak kolay olmayacak.

找到一位能够代替他的人不会是容易的任务。

Sadece ölü takliti yapan birini asla canlandıramazsın.

你永远都无法救活一个装死的人。

Onu seviyorum ama o başka birini seviyor.

我爱他,但他有了心上人。

Tom muhtemelen bize Fransızca öğretebilecek birini tanıyor.

湯姆應該知道有誰可以教我們法文。

Tom Mary'nin yerine geçmesi için birini arıyor.

Tom正在找其他人代替Mary。

Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim?

我需要一支铅笔,我能用你的其中一支吗?

- Onun romanlarından hiçbirini okumadım.
- Onun romanlarından herhangi birini okumadım.

他的小說我一本也沒讀過。

Tom seni başka herhangi birini tanıdığından daha iyi tanıyor.

湯姆對你的瞭解比對其他人都清楚。

Tom duvardaki resmi çıkardı ve oraya başka birini astı.

汤姆把墙上的照片取了下来又挂了另外一张上去。

Şimdi onlardan birini satın almak için harika bir zaman.

现在是买它的最好时机。

Tom herhangi birini görmek ya da konuşmak istemediğini söyledi.

Tom 說他不想看到或跟任何人交談。

Hatasız kul olmaz. Hataların için başka birini suçlamak daha insani.

是人都會犯錯。為你自己的錯誤指責別人,更是人類會做的事。