Translation of "Olmadığı" in Chinese

Mars'ta hayat olmadığı söyleniyor.

據說火星上是沒有生物的。

Parası olmadığı için geziye gidemedi.

他沒錢去旅行。

Onun seninle evlenmeye niyeti olmadığı açık.

这非常清楚的表明了他没有想娶你的意图。

Mizah duygum olmadığı için, o beni küçümsüyor.

她很瞧不起我，认为我没有幽默细胞。

Aşk birine sahip olmadığı bir şeyi veriyor.

爱情是给予一个人所没有的东西。

Tom çocukları evde olmadığı zaman çoğunlukla okur.

汤姆经常在孩子们不在家时阅读。

Tom'un mutlu olmadığı konusunda hiçbir fikrim yoktu.

我不知道汤姆不开心。

Tom, ailesinin yeterli parası olmadığı için üniversiteye gidemedi.

因为家里钱不够所以汤姆没能念大学。

Ateş yakma imkanı olmadığı için, balığı çiğ çiğ yedi.

他沒有辦法生火，便只好把魚活生生的吃掉。

Hiç kimsenin önermek için yeni bir şeyi olmadığı açıktır.

显然没有人有新的建议

Ayda hiç hava olmadığı için, hiç ses de yok.

月球上没有空气，也自然没有声音。

- At ölür, itlere bayram olur.
- Kedinin olmadığı yerde fareler cirit atar.

- 貓兒不在，老鼠玩的輕鬆自在。
- 上司不在，部下就輕鬆自在。
- 山上无老虎，猴子称大王。

Ödemek için yeterli paramız olmadığı için o siparişi iptal etmek zorunda kaldım.

我们的钱不够，所以我只好把订单取消了。

- Tom'un mutlu olmadığına dair hiçbir fikrim yoktu.
- Tom'un mutlu olmadığı konusunda hiçbir fikrim yoktu.

我不知道汤姆不开心。