Translation of "Veriyor" in Chinese

0.006 sec.

Examples of using "Veriyor" in a sentence and their chinese translations:

Söz veriyor musun?

- 你保证吗?
- 你保证?

20 yıldır ders veriyor.

- 他教书教了20年了。
- 他已經教了20年。

Aşırı tepki veriyor muyum?

我反应过度了吗?

Ekran yeşil ışık veriyor.

螢幕閃著綠色的光。

O bütün dikkatini ona veriyor.

他全神贯注。

Operasyon için onay veriyor musun?

你是否同意手术?

O bize tarih dersi veriyor.

他教我们历史。

O, bu gece bir parti veriyor.

她今晚舉行派對。

Haftada bir kez piyano dersleri veriyor.

她每周上一次钢琴课。

Aşk birine sahip olmadığı bir şeyi veriyor.

爱情是给予一个人所没有的东西。

O benim öğrencimdi. Şimdi çocuklarıma ders veriyor.

他曾是我的學生,現在在教我的孩子們。

Ofisin kaç saat eve gitmenize izin veriyor?

你们一般几点下班?

Bu kek içinde peynir varmış gibi tat veriyor.

这块蛋糕尝起来有奶酪的味道。

- Mücadelesini verdiğimiz şey, özgürlük.
- Mücadelesini veriyor olduğumuz şey, özgürlük.

自由是我们所力争的。

- Öğretmenimiz bize çok ödev verir.
- Öğretmenimiz bize çok ödev veriyor.

我们的老师给作业给得很多。

- Bayan Thomas bize tarih dersi veriyor.
- Bayan Thomas tarih dersimize giriyor.

湯姆斯小姐教我們的歷史。

- Tom tarih öğretiyor.
- Tom tarih dersi veriyor.
- Tom tarih öğretmenliği yapıyor.

汤姆教历史。

- Süt veriyorsa, o zaman annendir.
- Süt veriyor ise o zaman annendir.

有奶便是娘

- Mary öğretmenin sorusunu yanıtlıyor.
- Mary öğretmenin sorusuna cevap veriyor.
- Mary öğretmenin sorusunu cevaplıyor.

玛丽正在回答老师的问题。

- Niçin onların şikâyet ettikleri sadece benim? Onlar sadece beni örnek veriyorlar ve beni bir günah keçisi olarak kullanıyorlar.
- Neden ben onların tek şikayet ettiğiyim?Onlar sadece benim üzerimden örnek veriyor ve beni günah keçisi olarak kullanıyorlar.

為什麼我是他們唯一抱怨的人? 他們就這樣拿我作例子, 利用我當代罪羔羊。