Translation of "çoğunlukla" in Chinese

0.003 sec.

Examples of using "çoğunlukla" in a sentence and their chinese translations:

Çoğunlukla hava hakkında konuşuruz.

我们经常讨论天气。

Kanalizasyon çoğunlukla okyanusu kirletir.

废水经常污染海洋。

En iyiler çoğunlukla iyilerin düşmanıdır.

物极必反。

Termometreler çoğunlukla sıfırın altına iner.

温度计往往低于零度。

Çoğunlukla kitap okuyarak saatlerce oturur.

他常常坐着看书一连好几个小时。

Genç çocuklar çoğunlukla bilimden etkilenir.

小孩常常对科学很有热情。

Gençler çoğunlukla tuhaf giysiler giyerler.

年轻人常穿怪衣服。

Seyirci çoğunlukla çok küçük çocuklardan oluşuyordu.

大部分观众是年幼的儿童。

Tom çoğunlukla tek başına alışverişe gider.

湯姆常常一個人去買東西。

Kadınlar çoğunlukla erkeklerden daha uzun yaşıyorlar.

- 女性通常比男性長壽。
- 女人通常比男人寿命长

Pazar günleri çoğunlukla onunla tenis oynardım.

我以前星期天常常和他去打網球。

Sabah kahvaltısı için çoğunlukla meyve yerim.

我早饭主要吃水果。

Boş zamanımı çoğunlukla radyo dinleyerek geçiririm.

我常常在我的闲暇时候听广播。

O şirket çoğunlukla ithal mallar işiyle ilgilenir.

這公司主要做進口貨物的生意。

Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir.

滿招損, 謙受益。

Tom çocukları evde olmadığı zaman çoğunlukla okur.

汤姆经常在孩子们不在家时阅读。

Ben bir çocukken o çoğunlukla bizi görmeye gelirdi.

當我還是個孩子時,他經常來看望我們。

Tom çok iyi pişiremez bu yüzden çoğunlukla dışarıda yer.

汤姆不怎么会烧饭所以他经常出去吃。

Fakat uzmanlara göre, onlar covid-19 hastalarına çoğunlukla çok yakın

但专家们认为最易受气溶胶威胁的

Bir sorunu çözmek için en basit yol çoğunlukla en iyi yoldur.

解决问题最简便的方法往往是最好的办法。

- Ben akşam yemeğinden önce çoğunlukla TV izlerim.
- Akşam yemeğinden önce sık sık televizyon seyrederim.

我常在吃晚餐前看電視。