Translation of "Hediye" in Chinese

0.008 sec.

Examples of using "Hediye" in a sentence and their chinese translations:

- Amcam bana bir hediye verdi.
- Dayım bana bir hediye verdi.
- Dayım ona bir hediye verdi.

我叔叔给了我一份礼物。

Bu hediye sizin için.

这是给你的礼物。

Sana hediye almayı unuttum.

我忘记了给你买个礼物。

Her çocuğa bir hediye verildi.

每个孩子都收到了份礼物。

O bize bir hediye verdi.

她給了我們一個禮物。

Sana bir hediye satın alırım.

我给你买了个礼物。

O, bana bir hediye verdi.

她給了我一件禮物。

Annem için bir hediye arıyorum.

我正在为我的妈妈寻找礼物。

Doğum gününde çok hediye alacaksın.

你生日那天會收到很多禮物。

Mary Tom'a bir hediye önerdi.

玛丽给汤姆礼物。

Bu sizin için bir hediye.

- 這是給你的禮物。
- 這份禮物是送給你的。
- 这是给你的礼物。

Amcam bana bir hediye verdi.

我叔叔给了我一份礼物。

Bunu hediye paketi yapar mısın, lütfen?

能帮我把它包装成礼品吗?

Dorothy ona güzel bir hediye gönderdi.

桃樂絲送給他一個不錯的禮物。

Tom hediye için bana teşekkür etti.

- 湯姆為這個禮物感謝我。
- 汤姆谢谢我送他礼物。

O, oğluna bir sürü hediye bıraktı.

她留了很多钱给她儿子。

Onların her birine bir hediye aldım.

我買給了他們每人一份禮物。

Ona bir hediye satın aldığını unuttu.

他忘记给她买过一个礼物了。

Tom Mary için bir hediye aldı.

汤姆给玛丽买了件礼物。

Tom Mary'ye güzel bir hediye verdi.

湯姆給了瑪麗一個不錯的禮物。

Arkadaşım için bir hediye seçmek istiyorum.

我想给我朋友选个礼物。

Jack arkadaşı için bir hediye aldı.

傑克買了一個禮物給他的朋友。

Mary hediye için bana teşekkür etti.

珍妮為這份禮物向我道謝。

O, erkek arkadaşından bir hediye aldı.

她的男朋友送了一份禮物給她。

O bana hoş bir hediye verdi.

他送给我一份漂亮的礼物。

Oğluma verdiğin hediye için teşekkür ederim.

谢谢你送给我儿子礼物。

Bu şimdiye kadar aldığım en güzel hediye.

这是我得到过的最好的礼物。

Senin için bir hediye satın almayı unuttum.

我忘记了给你买个礼物。

Partime gelebilirsin ama bana bir hediye getirmek zorundasın.

你可以来我的派对,不过,你得带来一件礼物.

Doğum günün için sana bir bisiklet hediye edeceğim.

你生日的时候,我送你一辆自行车。

Tom Mary'nin John için bir hediye almasını istedi.

汤姆叫玛丽买一份礼物给约翰。

Bu şimdiye kadar sahip olduğum en güzel hediye.

这是我得到过的最好的礼物。

Onu benim için paketler misin? O bir hediye.

可以帮我包起来吗?我拿来送人的。

Eşim için bir hediye almak istiyorum. Bir eşarp düşündüm.

我想给妻子买一件礼物。我打算买一条围巾。

- Annemize bir kol saati verdik.
- Annemize bir saat hediye ettik.

我們給了母親一支手錶。