Translation of "Tarafa" in Arabic

0.010 sec.

Examples of using "Tarafa" in a sentence and their arabic translations:

Biri o tarafa, diğeri o tarafa gidiyor, başka biri de o tarafa.

‫أحدها يتجه إلى هذه الناحية، ‬ ‫وأحدها إلى تلك الناحية،‬ ‫وآخر مثل هذا.‬

Diğer tarafa atlayın.

اقفز إلى الجانب الآخر.

Bu tarafa gidiyoruz.

‫سأسلك هذا الاتجاه.‬

''Bu tarafa oynat, şu tarafa çevir, ekranı göremiyoruz.''

"اذهب إلى هناك، تعالَ هنا، تحرّك بهذا الاتجاه، لا نستطيع رؤية الشاشة"

"Diğer tarafa atlayın" ifadesinin

"اقفز إلى الجانب الآخر" تعني

Tamam, bu tarafa gidiyoruz.

‫حسناً، نتجه إلى هذه الناحية.‬

Bu tarafa doğru ilerlemeliyiz.

‫لنتابع الحركة في هذا الاتجاه.‬

Sizler karşı tarafa geçerken

وبينما تشقون طريقكم على الجانب الآخر،

Karşı tarafa doğru bağıracaksın.

ستصيح باتجاه الطرف المقابل.

O, diğer tarafa geçti.

ذهب إلى الجهة الأخرى.

Onu bu tarafa çekelim. Hadi.

‫لنسحب العربة إلى هذه الجهة.‬ ‫هيا.‬

Basınç bu tarafa doğru gidiyor.

‫والمهم هو أن الضغط‬ ‫يمضي في هذا الاتجاه.‬

ışığın her tarafa gittiğini görebilirsiniz.

يتبعثر الضوء في كل مكان.

Dana'nın bu tarafa gelmesi çok mantıklı olurdu.

‫من المنطقي تماماً‬ ‫أن تأتي "دانا" من هذا الطريق.‬

Uzun mesafeler yürümem gerekecek, bu tarafa doğru.

‫ما زال أمامي مسافة طويلة أقطعها سيراً‬ ‫من ذلك الاتجاه.‬

Öte yandan, karanlık ve büyüleyici bir tarafa sahip,

وعلى العكس من ذلك، هناك سير ذاتية حية

Onun yerinde olsaydım bu tarafa gelirdim. Hava kararıyor!

‫لو كنت مكانها لأتيت من هذا الطريق.‬ ‫بدأ الظلام يحل الآن!‬

O tarafa gidebiliriz. Ağaçların altında korunaklı kalmayı deneyebiliriz.

‫يمكنني سلوك ذلك الاتجاه.‬ ‫سأحاول الحصول على بعض الحماية ‬ ‫أسفل الأشجار.‬

Olduğunu düşünüyorsunuz. Akıllıca. Pekâlâ, o tarafa gideceğiz. Hadi.

‫جهة الوادي الضيق.‬ ‫قرار ذكي. سنمضي في هذا الطريق. هيا بنا.‬

Peki hangi tarafa gidersek enkaza daha hızlı ulaşırız?

‫أي الطريقين سيقودنا إلى الحطام أسرع؟‬

Fakat daha önceki görevlendirmeler o tarafa doğru yönlendirildi

ولكن تم توجيه المهام السابقة لهذا الاتجاه

Kendinizi mümkün olduğunca bu tarafa yakın tutmaya çalışmalısınız.

فالهدف هو دفع نفسك لتصبح أقرب لهذه الجهة.

Diğer tarafa doğru giden su bir yerden sonra durup

يتوقف الماء المتجه إلى الجانب الآخر بعد مكان ما

O enerji bu sefer bizim olduğumuz tarafa doğru gelecek

هذه الطاقة ستصل إلى الجانب الذي نحن فيه هذه المرة

Neticesinde sol taraf sağ tarafa göre daha çok geliştiği için

ونتيجة ذلك نظرًا لتطور الجانب الأيسر مقارنةً بالجانب الأيمن...

Bu karar sizin. Hangi yön bulma metodu bizi doğru tarafa yönlendirecek?

‫القرار قرارك. أي الطرق الملاحية‬ ‫ستجعلني أتحرك في الاتجاه الصحيح؟‬

Dünyanın döndüğü tarafa doğru ilerlersek bu sefer ileriye doğru gideriz zamanda

إذا تحركنا نحو جانب العالم ، هذه المرة نمضي قدمًا في الوقت المناسب

1 gün kadar sürmeden sonra Kartacalılar sonunda güvenli tarafa , geçidin diğer tarafına geçmişlerdi.

لم يمر يوم واحد حتى وصل القرطاجيون أخيرًا إلى الأمان على الجانب الآخر من المضيق

Halatı bu tarafa bağlayacağım ve karşıya geçmek için onu bir hat gibi kullanacağım.

‫ونربطه في هذا الجانب، ثم يمكنني استخدامه‬ ‫في الانتقال للجهة الأخرى.‬

Ve onları bulmak için kocaman bir çölümüz var ama ne tarafa gideceğimiz konusunda karar vermeliyiz.

‫لدينا الصحراء الواسعة لنختار منها‬ ‫ولكن علينا أن نقرر أي الطرق نسلك.‬