Translation of "Sağlayan" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Sağlayan" in a sentence and their arabic translations:

Var olmasını sağlayan şey gerekliliktir.

تخضع العمارة لقوة الاحتياج.

Görüntülü konferans sağlayan bir kuruluş

منظمة توفر مؤتمرات الفيديو

Ve bu hataların kaynağına inmelerini sağlayan

تسمح لهم بالحديث

Gelecek zihinlere ulaşmanızı sağlayan güce sahip.

لتصل إلى عقول أجيال المستقبل.

Sağlayan İskandinav savaşçılar tarafından terörize edilmişti .

منحهم موقفهم من الموت ميزة خطيرة.

Halet Çambel Hitit hiyerogliflerinin çözülmesini sağlayan kişi

حالة جامبل الشخص الذي قام بحل الهيروغليفية الحثية

Hedeflerimizden ve çabalarımızdan asla vazgeçmememizi sağlayan insanlar.

ولم يدعونا نتخلى عن مساعينا الطموحة.

Aşırı derecede tutkulu olduğum çalışmamı sürdürmeme olanak sağlayan

أُدرك الآن، أنني في هذه الرحلة الرائعة

Vikinglere ölümcül üstünlük sağlayan bir şey daha var mıydı?

هل كان هناك شيء آخر أعطى الفايكنج ميزتهم المميتة؟

Roma vatandaşlarının Galya topraklarına yerleşebilmesini sağlayan bir yasayı sunmaktan sorumlu.

وهو مسؤول عن تطبيق قانون يسمح للرومان بالاستقرار بالقرب من أراضي الغال وحتى بداخلها

Akdeniz'in bu yarısında senatoya stratejik avantaj sağlayan durum Gnaeus'un Roma'dan...

إن قدرة غانيوس على التصرف بشكل مستقل دون انتظار توجيهات من روما

Bisikletini çalanın Tom olduğundan o kadar emin olmanı sağlayan ne?

ما الذي يجعلك متيقّنًا بأنّ توم هو الذي سرق درّاجتك؟

Bu sefer burada ki eleştiri orta sınıf geçinmeyi sağlayan insanlara geldi

هذه المرة جاءت الانتقادات إلى الأشخاص الذين كسبوا رزق الطبقة الوسطى

Ancak Pro V1’in başarılı olmasını sağlayan çukurlaşmayı ayarlamak veya yenilikleri geri almak,

ولكن ضبط عملية التكبير ، أو استعادة الابتكارات التي نجحت Pro V1 ،

Kedi Güvenliği Ders Bir: Asla koşmayın... Çünkü sizi kovalamasını sağlayan bir içgüdü devreye girer.

‫القاعدة الأساسية للسلامة، لا تهرب أبداً...‬ ‫لأن ذلك يُطلق محفزاً فطرياً لمطاردتك وإمساكك.‬

Çalışan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlık haysiyetine uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasıtalarıyla da tamamlanan adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır.

لكل فرد يقوم بعمل الحق في أجر عادل مرض يكفل له ولأسرته عيشة لائقة بكرامة الإنسان تضاف إليه، عند اللزوم، وسائل أخرى للحماية الاجتماعية.