Translation of "Bıçak" in Arabic

Bıçak keskin değil.

السكين ليست حادة.

Çatal bıçak çekmecesine bakalım.

هيا نرى دولابكم لأدوات المائدة.

Çatal bıçak takımı nerede?

أين هي أدوات الأكل؟

Bu bıçak çok keskin.

- هذه السكين حادة للغاية.
- هذه السكين حادة جداً.

O bir bıçak olarak kullanılabilir.

- يمكن استخدامها كسكين.
- يمكن استخدامه كسكين.

Biri bana bir bıçak verebilir mi?

هلا أعطاني أحد سكينا؟

Bu bıçak benim için çok yararlıydı.

هذه السكين أفادتني كثيرًا.

Onlar, bir bıçak ve çatalla yemek yerler.

يأكلون بالشوكة و السكين.

Bıçak Mack mahkemede kendini şöyle savunur, "Sayın Yargıç,

ويقول "ماك" السكين في مرافعته في المحكمة "سيّدي القاضي،

- Bana bir bıçak lazım.
- Bir bıçağa ihtiyacım var.

أحتاج الى سكين.

''Judge Dredd'' veya ''Bıçak Sırtı''nın bir versiyonu olacaktı.

لقد كان يميل إلى أن يكون شيئًا يشبه فيلمي "Judge Dredd" أو "Blade Runner."

Ama sorun şu ki bu keskin kayalar halatı bir bıçak gibi kesebilir.

‫المشكلة هي، ‬ ‫أن هذه الصخور الحادة ‬ ‫بإمكانها أن تقطع الحبل كالسكين.‬

- Alıştırma mükemmel yapar.
- Uygulama usta yapar.
- Bıçak ne kadar çok dövülürse o kadar keskin olur.

- التمرين يصنع الإتقان.
- الممارسة تؤدي إلى الإتقان.
- الممارسة هي الطريق إلى الإتقان.