Translation of "Yerler" in Italian

0.006 sec.

Examples of using "Yerler" in a sentence and their italian translations:

Yerler.

- Mangiano.
- Loro mangiano.

Yerler temizdi.

I pavimenti erano puliti.

- Yiyorlar.
- Yerler.

- Mangiano.
- Loro mangiano.

Okyanuslar affetmeyen yerler

gli oceani sono un luogo ostile

Marangozlar ne yerler?

Cosa mangiano i falegnami?

Onlar çikolata yerler.

- Mangiano della cioccolata.
- Loro mangiano della cioccolata.

Bütün yerler dolu.

- Tutte le posizioni sono piene.
- Tutte le posizioni sono complete.

Vejetaryenler sebze yerler.

I vegetariani mangiano verdure.

Mahkumlar ne yerler?

- Cosa mangiano i prigionieri?
- Che cosa mangiano i prigionieri?

Pelikanlar ne yerler?

- Cosa mangiano i pellicani?
- Che cosa mangiano i pellicani?
- Che mangiano i pellicani?

Ya da yaşanacak yerler.

o posti dove vivere.

İnsanlar Mısır'da ne yerler?

- Cosa mangiano le persone in Egitto?
- Cosa mangia la gente in Egitto?
- Che cosa mangiano le persone in Egitto?
- Che cosa mangia la gente in Egitto?

Onlar çok pirinç yerler.

- Mangiano molto riso.
- Loro mangiano molto riso.

Onlar yedide yemek yerler.

- Cenano alle sette.
- Loro cenano alle sette.

Asyalılar çok pirinç yerler.

Gli asiatici mangiano molto riso.

Sivrisinekler seni canlı canlı yerler.

- Le zanzare ti mangeranno vivo.
- Le zanzare ti mangeranno viva.
- Le zanzare la mangeranno vivo.
- Le zanzare la mangeranno viva.
- Le zanzare vi mangeranno vivi.
- Le zanzare vi mangeranno vive.

Onlar Japonya'da çok pilav yerler.

Mangiano molto riso in Giappone.

Sonra halka açık yerler var.

Poi ci sono i luoghi pubblici.

Birileri, bir yerler -- mesela Kuzey Kore --

Qualcuno, da qualche parte, nella Corea del Nord, ad esempio,

Japonlar günde üç kez yemek yerler.

I giapponesi mangiano tre volte al giorno.

Boş yerler en iyi yankıları üretir.

I luoghi vuoti producono gli echi migliori.

İnsanlar İspanya'da çok geç yemek yerler.

- La gente cena molto tardi in Spagna.
- Le persone cenano molto tardi in Spagna.

Onlar haftada bir kez et yerler.

- Mangiano carne una volta alla settimana.
- Loro mangiano carne una volta alla settimana.

- İtalyanlar makarna yer.
- İtalyanlar makarna yerler.

- Gli italiani mangiano pasta.
- Gli italiani mangiano la pasta.
- Gli italiani mangiano della pasta.

Bunlar börtü böceğin veya yılanların seveceği yerler.

È proprio quel tipo di posto che adorano.

İtalyanlar günde iki kez büyük yemek yerler.

Gli italiani fanno un grande pasto due volte al giorno.

Buna benzer yerler korunabilirse... ...artmaya devam da edebilir.

Se altri posti come questo fossero protetti, potrebbe continuare a crescere.

Dışarıda bırakılan ve geride kalan kişiler ve yerler var.

che sono stati lasciati indietro.

Tom ve Mary her gün birlikte öğle yemeği yerler.

Tom e Mary pranzano assieme ogni giorno.

- Tüm park yerleri dolu.
- Park yapılabilecek bütün yerler dolmuş.

Tutti i posti in cui parcheggiare sono occupati.

Tom ve Mary neredeyse her akşam birlikte akşam yemeği yerler.

Tom e Mary cenano assieme quasi ogni sera.

- Bazı insanlar elleriyle suşi yer.
- Bazı insanlar suşiyi elleriyle yerler.

Alcune persone mangiano il sushi con le mani.

Daha çok misyon odaklı ve eğitimcileri daha çok destekleyen yerler olmalı.

saranno meglio orientate alla missione, e sosterranno anche gli insegnanti.

- Japonya'da bir sürü güzel mekân var.
- Japonya'da çok sayıda güzel yerler vardır.

Ci sono molti bei posti in Giappone.

Karanlık ve rutubetli yerler börtü böcek bulmak için her zaman iyidir. Biz de oraya gidiyoruz.

I luoghi bui e umidi sono perfetti per trovare animali striscianti. Dirigiamoci là.