Examples of using "Rumores" in a sentence and their turkish translations:
söylemleri ortalığı karıştırdı
bazı söylentiler var
Söylentiler duydum.
Söylentilere başlamak istemiyorum.
Söylentiler hızla yayıldı.
En son söylentileri duydun mu?
Basın söylentileri doğruladı.
Yenilgi söylentileri dolaşıyordu.
Bu söylentilerin altında kim var?
Tom söylentileri ne doğruladı ne de yalanladı.
Onun istifa edeceği söylentileri var.
Onların ayrıldığına dair söylentiler var.
Paris ihanet söylentileriyle çalkalandı ve yenilgi.
Vadide altın bulunduğuna dair bir söylenti var.
Tom, Mary hakkındaki söylentilere inanmıyor.
bir de üzerine Rusya'nın seçimlerde Trump'a yardım ettiği söylentileri ortaya çıkınca
Söylentiler ciddi olsun ya da olmasın, Mayıs ayında İngilizler ve Portekizliler Soult'u
Soult daha sonra güneye yürüdü ve kendisini Portekiz kralı olarak taçlandırmayı