Translation of "Rápidamente" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Rápidamente" in a sentence and their turkish translations:

Reaccionan rápidamente

çabuk tepki gösterirler

Me aliviarían rápidamente.

piyanomun 88 tuşuna koşar oldum.

Me vestí rápidamente.

Aceleyle elbiselerimi giydim.

Tom comió rápidamente.

- Tom çabucak yedi.
- Tom çarçabuk yedi.

Me estoy agotando rápidamente.

Gerçekleşen tek şey çok hızlı yorulmam.

La medicina actúo rápidamente.

- İlaç hızlı bir şekilde çalıştı.
- İlaç hızlı bir şekilde etki etti.

Ella se giró rápidamente.

O hızla arkaya döndü.

Su médico llegó rápidamente.

Doktoru çabucak geldi.

La moda cambia rápidamente.

Moda çabucak değişir.

Él se decidió rápidamente.

O, çabuk karar verdi.

Abrió la carta rápidamente.

O, çabucak mektubu açtı.

Ella se vistió rápidamente.

O, çabucak giyindi.

Tuvimos que reaccionar rápidamente.

Hızla tepki göstermek zorundaydık.

- Hazlo rápidamente.
- Hágalo rápido.

Onu çabucak yapın.

Ella se aburrió rápidamente.

O çabucak sıkıldı.

Haz tu trabajo rápidamente.

İşinizi çabucak yapın.

Cierra la puerta rápidamente.

- Hızla kapıyı kapat.
- Kapıyı kapat çabuk.

Un caballo corre rápidamente.

Bir at hızlı koşar.

El ladrón corrió rápidamente.

Hırsız hızla koştu.

Tom se vistió rápidamente.

Tom çabucak kovuldu.

- Los ordenadores han progresado rápidamente.
- Los ordenadores han hecho progresar rápidamente.

Bilgisayarlar hızla gelişti.

El sonido viaja muy rápidamente.

Ses çok hızlı şekilde hareket eder.

Las ratas se multiplican rápidamente.

Fareler hızla ürerler.

Él salió rápidamente del cuarto.

O, çabucak odadan çıktı.

Taro se enfada muy rápidamente.

Taro, oldukça hızlı bir şekilde kızıyor.

Él apropió rápidamente el francés.

O, hızla Fransızca öğrendi.

Las cosas están cambiando rápidamente.

Şartlar hızla değişiyor.

El mundo está cambiando rápidamente.

Dünya hızla değişiyor.

Los rumores se extendieron rápidamente.

Söylentiler hızla yayıldı.

Tom se ofreció voluntario rápidamente.

Tom gönüllü olmak için çok hızlıydı.

Rápidamente se hicieron amigos íntimos.

Onlar çabucak yakın arkadaş oldular.

El fuego se propagó rápidamente.

Yangın hızla yayıldı.

Somos principiantes, pero aprendemos rápidamente.

Biz acemiyiz ama hızlı öğreniyoruz.

El papel se quema rápidamente.

Kağıt hızlı yanar.

Todos subimos rápidamente a bordo.

Hepimiz hızla gemiye çıktık.

Me curé del catarro rápidamente.

Soğuk algınlığımı çabucak atlattım.

Tom abrió la carta rápidamente.

Tom mektubu çabucak açtı.

Lo volvieron a atrapar rápidamente.

Biri onu hızla yeniden ele geçirdi.

El niño está aprendiendo rápidamente.

Çocuk çabucak öğreniyor.

Los conejos se reproducen rápidamente.

Tavşanlar hızla ürerler.

Nuestros glaciares se están derritiendo rápidamente,

buzullarımız süratle eriyor

Mientras los glaciares se derriten rápidamente,

buzullarımız hızla eriyorken,

Claramente están tratando de crecer rápidamente.

çabucak büyümeye çalışıyor.

Tendremos que disminuir las emisiones rápidamente.

hızlı bir şekilde emisyonları kesmemiz gerek.

El bombero apagó el fuego rápidamente.

İtfaiyeci yangını kısa sürede söndürdü.

Los bomberos extinguieron rápidamente el fuego.

İtfaiyeciler yangını hemen söndürdüler.

Anduvimos más rápidamente que de costumbre.

Her zamankinden daha hızlı yürüdük.

Mis hijos gastan sus zapatos rápidamente.

Benim çocuklarım ayakkabılarını çabucak eskitiyorlar.

Oleg siempre contestaba las preguntas rápidamente.

Oleg sorulara her zaman çabuk cevap verdi.

Ella respondió rápidamente a mi carta.

O, mektubuma hemen cevap verdi.

Este mercado se ha desarrollado rápidamente.

Bu market hızlıca gelişti.

Él ha progresado rápidamente en inglés.

O, İngilizcede hızlı bir gelişme yaptı.

La economía japonesa se desarrolló rápidamente.

Japon ekonomisi hızla gelişti.

A Tom le gusta comer rápidamente.

Tom hızlı yemeyi seviyor.

Rápidamente se convirtieron en mejores amigos.

- Onlar çabucak en iyi arkadaşlar oldular.
- Hemen kanka oldular.

Su amistad se volvió amor rápidamente.

Onların arkadaşlığı çabucak aşka dönüştü.

La población mundial ha aumentado rápidamente.

Dünya nüfusu hızla arttı.

El fuego se propagó muy rápidamente.

Yangın çok çabuk yayıldı.

China se está desarrollando muy rápidamente.

Çin, çok hızlı gelişiyor.

Su nivel de inglés mejoró rápidamente.

Onun İngilizcedeki yeterliliği hızla gelişti.

Además, las cosas malas suelen ocurrir rápidamente,

Ayrıca, kötü şeyler çok hızlı olabilir

Y comencé a venirme abajo, sola, rápidamente.

Hızlı bir şekilde dönüş yaşamaya, izole olmaya başladım.

Porque somos una nación que olvida rápidamente

çünkü çabuk unutan bir milletiz biz

En primer lugar, la moda cambia rápidamente.

İlk önce modalar çok hızlı değişir.

La discusión se salió rápidamente de control.

Tartışma hızla kontrolden çıktı.

Ella sintió a su corazón latir rápidamente.

O, kalbinin hızlı çarptığını hissetti.

Se adaptó rápidamente a la nueva situación.

Yeni duruma hızlıca uyum sağladı.

La sangre brotó rápidamente de su cara.

Kan onun yüzünden çabucak sızdı.

La salud de Jackson mejoró mucho rápidamente.

Jackson'ın sağlığı hızla çok daha iyi oldu.

El comercio electrónico comenzó a extenderse rápidamente.

Elektronik ticaret hızla yayılmaya başladı.

Las revoluciones que fracasan son rápidamente olvidadas.

Başarılı olmayan devrimler kısa sürede unutulur.

Rápidamente dirigí mi mirada a la puerta.

Çabucak bakışımı kapıya çevirdim.

Necesitamos decidir muy rápidamente de qué lado estamos.

hangi tarafta olduğumuza hemen karar vermeliyiz.

A medida que el virus se propaga rápidamente

virüs hızla yayılırken

Larrey rápidamente decidió que debía amputar una pierna.

Larrey hemen bir bacağını kesmek zorunda olduğuna karar verdi.

Y el carbono que no se degrada rápidamente

Hızlı ayrıştırılamadığı için de

Las plantas crecen rápidamente después de la lluvia.

Bitkiler yağmurdan sonra çabuk büyür.

- Él aprende rápidamente.
- Él aprende rápido.
- Aprende rápido.

O hızlı öğrenir.

Cuando hace calor el agua se evapora rápidamente.

Sıcak havada, su hızla buharlaşır.

Corrió tan rápidamente que se encontró sin aliento.

O kadar hızlı koştu ki nefes nefese kaldı.

Ella quiere saber cómo puede perder peso rápidamente.

O nasıl hızla kilo verebileceğini bilmek istiyor.

Tom quiere saber como puede perder peso rápidamente.

Tom çabucak nasıl zayıflayabileceğini bilmek istiyor.

Él se acostumbró rápidamente a su nuevo entorno.

Kısa sürede yeni çevreye alıştı.

Los patinadores se deslizaban rápidamente por la pista.

Patenciler pistin çevresinde hızla kaydı.

La leche se corta rápidamente cuando hace calor.

Hava sıcak olduğunda süt çabucak kesilir.

La sangre rápidamente brotó del rostro de Tom.

Tom'un yüzünden kan aktı.

Entenderías rápidamente que el grupo es bastante diverso.

grubun çeşitli olduğunu anlayacaksın.

- ¡Salí de acá rápidamente!
- ¡Rápido, sal de aquí!

Çabuk buradan dışarı çık!

La batalla rápidamente se tornó feroz y sangrienta.

Savaş hızla şiddetli ve kanlı oldu.

Mi hermano mayor terminó su tarea muy rápidamente.

Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi.

La enfermedad todavía se extendía rápidamente en Sierra Leona

hastalık hala Sierra Leone'de hızlı bir şekilde yayılmaya devam ediyordu,

Pero la mayoría de las veces, se mueven rápidamente.

Ancak çoğu zaman hızlı hareket ederler.