Examples of using "Pedazos" in a sentence and their turkish translations:
...paramparça olmuştu.
O, parçalara ayrıldı.
hayatım küçük parçalar hâlinde.
Tom mektubu yırtarak açtı.
İki parça kek vardı.
O, kırık parçaları birlikte yapıştırdı.
Ayna paramparça oldu.
Şişe parçalara bölündü.
Üç parça kek yedim.
O, mektubunu parçalara ayırdı.
O, mektubu parçaladı.
Bardak parçalara ayrıldı.
Hayatım kararıyor.
Pastayı altı parçaya böldü.
beyin dokunuzdan zerre ve parçalar yayıyorsunuz
Anne pastayı sekiz parçaya böldü.
Pahalı porselen bin parçaya bölündü.
Bu şeylerin arasından geçmeye çalışırsanız sizi paramparça eder.
Kabin fırtına tarafından parçalara ayrıldı.
Annem keki sekiz dilime bölüyor.
Çatıdan düşen kiremitler parçalandı.
onuda küçücük parçalara ayırıp yuvalarına taşıyorlar
Çatıdan düşen kiremit parçalandı.
daha küçük roketlere fırlatıp Dünya'nın çevresinde yörüngeye yerleştirerek bu sorunu çözmek istedi
Donald Trump bokun adını lekeliyor.