Examples of using "Miro" in a sentence and their turkish translations:
Artık o programı izlemiyorum.
Kızımla birlikte televizyon seyrederim.
Televizyon izlerken, ben kolayca uykuya dalarım.
Göldeki yansımama bakıyorum.
Bir film izliyorum.
Hayır, CNN seyretmem.
Ben, gay, kalbime bakarım.
Bu yüzden yenileri dört gözle bekliyorum.
O, köprüyü geçerken, derede aşağı baktı.
Bu fotoğrafa bakarken ailemi hatırlarım.
Bu resmi her gördüğümde, babamı hatırlıyorum.
Bu resme baktığımda her zaman babamı düşünüyorum.
Ona ne zaman baksam gülümser.