Examples of using "Medianoche" in a sentence and their turkish translations:
Gece yarısına kadar vaktin var.
Gece yarısıydı.
Vakit gece yarısı.
Burada neredeyse gece yarısı.
Zaten gece yarısı.
Vakit gece yarısını geçmiş.
Tam gece yarısı.
Onlar saat on ikide öğle yemeği yer.
Gece yarısından sonra uyandım.
Vakit gece yarısını geçmiş olamlı.
Olay gece yarısı gerçekleşti.
Gece 12'de orada buluşalım.
Gece yarısından sonra uyandık.
Gece yarısından sonra kalktık.
Ben gece yarısından sonra uyumaya gitmekten nefret ediyorum.
Tom gece yarısında öldü
Gece yarısına kadar dönmüş olurum.
O, gece yarısı vardı.
Parti gece yarısı sona erdi.
Gece yarısı geldiğinde herkes soğuktan nasibini alıyor.
Olay gece yarısı gerçekleşti.
Neredeyse gece yarısı eve geldi.
Biz gece yarısı Londra'ya vardık.
- Gece yarısından önce uyumam gerekiyor.
- Gece yarısından önce uyumalıyım.
Tom gece yarısından sonra geldi.
O, gece yarısında şampanya içecek.
Gece yarısına kadar telefonda konuştuk.
Tom gece yarısı gitti.
Saldırı gece yarısından sonra geldi.
Asla gece yarısından önce yatağa gitmeyiz.
Tom gece yarısı yatmaya gitti.
Gece yarısı, burnuyla ziyafet bulmak için mükemmel.
Bu anlaşma gece yarısı yürürlüğe girer.
Havai fişekler tam gece yarısı patladı.
O, gece yarısında onun ağlamasını duydu.
Meksika'nın Yucatan Yarımadası'nda gece yarısı.
Gece yarısı sonrasına kadar sürekli konuştular.
Dün gece yarısı yatmaya gittim.
John gece yarısına kadar yatmamaya alışık.
Genellikle gece yarısından sonra yatmaya giderim.
Geceyarısına kadar eve dönmek zorundayım.
Tom gece yarısı sonrasına kadar eve dönmedi.
Tom her zaman gece yarısından önce yatmaya gider.
Tom genellikle gece yarısından önce yatağa gider.
Tom gece yarısı sonrasına kadar eve gitmedi.
Tom gece yarısından sonra yatmaya gider.
Bir orangutan. Gece yarısı ayakta ne işi var, bilinmez.
Tom gece yarısından önce neredeyse hiç yatmaya gitmez.
Ben öğlen ve saat iki arasında geliyorum.
Babam nadiren gece yarısından önce eve döner.
Büyük şehirlerde gece yarısından sonra hep olay olur.
Tom tam gece yarısından önce yatağa doğru gitti.
O kadar sıcak bir geceydi ki gece yarısına dek uyuyamadım.
Sen hiç gece yarısı bir mezarlıkta yürüdün mü?
Tom genellikle gece yarısından hemen önce yatmaya gider.
Tom ve arkadaşları, çoğu kez gece yarısına kadar kart oyunu oynar.
Tom'un köpeği gece yarısından az sonra onu uyandırdı.
Gece yarısından önce geri dön yoksa kapılar yüzüne kapanmış olacak.
Gece yarısı niçin senin evine gitmek zorundayım anlamıyorum.
Neden gece yarısı senin evine gitmem gerektiğini anlamıyorum.
Partiye gidebilirsin, ancak gece yarısına kadar eve olmalısın.
Tom ve Mary gece yarısından önce partiyi terk etmeyi kararlaştırdılar.
Gece yarısı ziyafeti bu genç erkeğin daha dominant orangutanlardan kaçınma yöntemi olabilir.