Examples of using "Juguetes" in a sentence and their turkish translations:
Burada bir sürü oyuncak var.
O oyuncakları sever.
O fabrika oyuncak üretir.
Şimdi oyuncaları bir kenara koyun!
Çocuklar oyuncakları ile oynarlar.
Ona yeni oyuncaklar alman gerekir.
Hayvanlar oyuncak değildir!
Bebek bazı oyuncaklarla oynuyor.
Tom oyuncaklarıyla oynuyor.
- Oyuncakların hepsi tahtadan yapılmış.
- Bütün oyuncaklar tahtadan.
Hobim eski oyuncaklar toplamaktır.
Bu oyuncaklar kızlar için uygundur.
oyuncaklarla oynayarak öğrenebilirsiniz.
Sen oyuncaklarını ve kitaplarını bulacaksın.
Oyuncaklarıyla oynamak istemiyor.
Bunu oyuncak kutuna koy.
- Oyuncaklarını yatağın altına sakladı.
- Oyucaklarını yatağın altına gizledi.
Mary oyuncaklarını arkadaşlarıyla paylaşmak istemiyor.
din tüccarlarının elinde oyuncak olması
En çok aranan oyuncakları bu mağazada bulacaksın.
Tom ahşap oyuncaklarla oynuyor.
Çocuklarla birlikte oyuncak mağazasına gidiyorum.
Ben sekiz yaşındayken, annem bana oyuncaklar alırdı.
O benim kız kardeşimi oyuncaklarından etti.
Bunun en güzel yanı size oyuncaklarla oynama fırsatı sunması.
Erkek torunumun oyuncakları evin etrafında yayılır.
Annesi kızına bu oyuncakları ortadan kaldırmasını söyledi.
Oyuncakçı dükkanına bitişik yaşıyorum.
Oyuncaklarını kutuya geri koy ve sonra kutuyu rafa koy.