Examples of using "Jugando" in a sentence and their turkish translations:
Oyun oynuyordum.
- O tetris oynuyor.
- O Tetris oynuyor.
Tony oynuyor.
O burada oynuyor.
O Tetris oynuyor.
Oynamaya devam etmek istiyor musun?
Tom hâlâ oynuyor mu?
Beyzbol oynuyorum.
O dışarıda oynuyor.
Şimdi oynuyorlar.
O, bir çakmakla oynuyordu.
Oynayarak, çok şey öğrendik.
Güzel bir maç geçiriyordum,
hani telefonla mı oynuyor?
Biz tenis oynamaktan keyif aldık.
Onlar tenis oynuyorlardı.
Golf oynuyor.
SpaceChem oynuyorum.
O nerede oynuyor?
Şimdi voleybol oynuyorum.
Tom, Pacman oynuyor.
Hâlâ hokey oynuyor musun?
- Neyle oynuyorsun?
- Ne ile oynuyorsun?
Ne tür oyun oynuyorsun?
Onlar birlikte çalıyorlar.
Hâlâ bilardo oynuyorum.
O, ragbi oynarken kendini yaraladı.
Bazı kızlar tenis oynuyorlardı.
Tony o zaman nerede oynuyordu?
İnsanlar beyzbol oynuyorlar.
O, bir oyuncakla oynuyordu.
O orada oynuyor
Kızımla oynuyorum.
Arkadaşlarımla oynuyorum.
Kedimle oynuyorum.
Bir video oyunu oynayarak eğlendiler.
O bir çakmakla oynuyordu.
Bahçede oynuyorlar.
Benimle oyun oynuyorsun, değil mi Tom?
Ben parkta oynuyorum.
Kızlar oyun oynayarak eğlendi.
O, arkadaşlarıyla oynuyor.
Çocuklar bilye oynuyorlar.
Biz futbol oynamaktan zevk aldık.
Şimdi futbol oynuyorum.
Çocuklar oyunlar oynayarak eğlendiler.
Ben bahçede oyun oynuyorum.
Biz plajda oyun oynuyorduk.
Ben futbolda iyiyim.
Tom tenis oynuyor.
Bazı çocuklar çimenlerin üzerinde oynuyor.
Onlar kart oynayarak zaman geçirdiler.
Tom senin teniste iyi olduğunu söylüyor.
top oynayan çocuğu ile birlikte.
- Kart oynayarak zaman öldürdük.
- Kart oynayarak vakit öldürdük.
Helen bahçede oynuyor.
Bazı kızlar tenis oynuyorlardı.
Duygularınla oynamıyorum.
Bütün gün tenis oynuyordum.
Çocukları oynarken izlemekten zevk alırım.
Tom ve Mary poker oynuyorlar.
Tom ve Mary mahjong oynuyorlar.
Tom ve Mary, Monopoly oynuyorlar.
Tom oyuncaklarıyla oynuyor.
Ben bir bilgisayar oyunu oynuyorum.
Beyzbol oynarım.
Ben sahilde voleybol oynuyorum.
Mary kedisi ile oyun oynuyor.
O, bir oyuncak bebekle oynuyor.
Oyun hâlâ oynanıyor.
Bir grup çocuk oynuyordu.
Tom senin oğlunla oynuyor.
John satrançta iyidir.
Satranç oynayarak iyi zaman geçirdik.
Tom Mary ile kart oynuyor.
Ragbi oynarken hiç yaralanmadım.
Kız kardeşimle oyun oynuyorum.
Baktığın her yerde çocukların oynadığını görebilirsin.
Tom'un oyun oynayarak ne kadar çok zaman harcadığına şaşırırdın.
oyuncaklarla oynayarak öğrenebilirsiniz.
çıkarcı düzenbaz hileci bir kapıcı oynuyordu
İnsanlar sahilin yanında oynuyorlar.
Üç çocuk parkta oynuyordu.
- Kız kardeşimle oyun oynuyorum.
- Kız kardeşimle bir oyun oynuyorum.
Birkaç çocuk sahilde oynuyor.
O, bütün gün tenis oynuyordu.
Tom yo_yosuyla oynuyor.
Kedi topla oynuyor.
Kızlar plaj voleybolu oynuyorlar.
Ona çocuklarla oynadığımı söyle.
Onun onların hepsiyle iskambil oynadığını gördüm.
O tehlikeli bir oyun oynuyor.