Translation of "Horario" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Horario" in a sentence and their turkish translations:

¿Tienes un horario?

Bir takviminiz var mı?

Revisaré mi horario.

Programımı kontrol edeceğim.

¿Tienes el horario?

Programın var mı?

Tenemos un horario apretado.

Sıkı bir programımız var.

Tengo un horario flexible.

Esnek bir programım var.

¿Puedo ver el horario?

Tarifeyi görebilir miyim?

Mi horario es muy alocado.

Benim programım oldukça çılgın.

Por favor, muéstreme el horario.

Lütfen bana programı göster.

¿Cuál es tu horario para mañana?

Yarın için programın nedir?

¿Qué hay en el horario para hoy?

Bugün için programda ne var?

Le haré un hueco en mi apretado horario.

Ben onu sıkı çalışma programıma katacağım.

El siempre se asegura de llegar a horario.

O her zaman zamanında gelmeyi garantiye alır.

Es de mañana aquí en mi huso horario.

Benim zaman dilimimde burada sabah.

Reenvié a Tom el horario que me enviaste.

Bana gönderdiğin programı Tom'a gönderdim.

Ellos reclaman una reducción de su horario laboral.

Daha kısa çalışma saatleri istiyorlar.

Soy un poco mayor para tener horario de llegada.

Evden dışarı çıkma saatlerime karışılacak yaşı geçtim.

Ir al colegio en horario punta es cansador y desagradable.

Yoğun saatlerde okula gitmek yorucu ve tatsızdır.

Tengo que organizar mi horario antes de fin de mes.

Ayın sonundan önce programımı düzenlemek zorundayım.

El horario de trabajo flexible aumenta la productividad de los empleados.

Esnek çalışma saatleri, çalışanları üretkenleştirir.

Tom llamó a Mary y le preguntó cuál era su horario.

Tom Mary'yi arayıp programını sordu.

El horario indica que esta tarea debe estar hecha para el fin de semana.

Program bu işin hafta sonuna kadar yapılması gerektiğini belirtir.

- ¿Qué horario tiene vuestro toque de queda?
- ¿A qué hora es tu toque de queda?

Sokağa çıkma yasağın ne zaman?