Examples of using "Horario" in a sentence and their turkish translations:
Bir takviminiz var mı?
Programımı kontrol edeceğim.
Programın var mı?
Sıkı bir programımız var.
Esnek bir programım var.
Tarifeyi görebilir miyim?
Benim programım oldukça çılgın.
Lütfen bana programı göster.
Yarın için programın nedir?
Bugün için programda ne var?
Ben onu sıkı çalışma programıma katacağım.
O her zaman zamanında gelmeyi garantiye alır.
Benim zaman dilimimde burada sabah.
Bana gönderdiğin programı Tom'a gönderdim.
Daha kısa çalışma saatleri istiyorlar.
Evden dışarı çıkma saatlerime karışılacak yaşı geçtim.
Yoğun saatlerde okula gitmek yorucu ve tatsızdır.
Ayın sonundan önce programımı düzenlemek zorundayım.
Esnek çalışma saatleri, çalışanları üretkenleştirir.
Tom Mary'yi arayıp programını sordu.
Program bu işin hafta sonuna kadar yapılması gerektiğini belirtir.
Sokağa çıkma yasağın ne zaman?