Examples of using "Abrirá" in a sentence and their turkish translations:
Bu pencere açılmaz.
Okul pazartesi günü açılacak.
Gökyüzü yakında açılacak.
Ama yeteneğin sana bir yer açar.
Mary erkek arkadaşından gelen bir hediyeyi açacak.
Bir kitap açın ve ruhunuz açılacaktır.
Butona basarsan, kapı açılır.
Bu butona basarsan, kapı açılır.
Bu düğmeye basmak pencereyi otomatikman açacaktır.
Gelecek ay Şikago'da yeni bir şube açılacak.
O düğmeyi sağa çevirin ve kutu açılacaktır.
Restoran, yeni yönetim altında yeniden açılacak.
abla çocuk giysin giydikçe açılır zaten