Examples of using "экватор" in a sentence and their turkish translations:
Ekvatora inanıyorsun
Gemi bu gece Ekvator'u geçecek.
Ekvator, Dünya'yı iki yarım küreye böler.
Ekvator dünyayı iki yarımküreye böler.
ekvator bir taşma noktasına ulaşana kadar büyür ve büyür.
bu ekvator dediğimiz saçmalığı işaretledim
Australya yolculuğumda ilk kez ekvatoru geçtim.
Ekvator dünyayı iki eşit parçaya bölen hayali bir çizgidir.