Examples of using "достигнет" in a sentence and their turkish translations:
Uzay aracı yakında aya ulaşacak.
Ertesi gün Kyoto'ya varacak.
Bu yıl işsizlik rekor seviyelere ulaşacak.
ekvator bir taşma noktasına ulaşana kadar büyür ve büyür.
Teknolojinin hazır olması 5-10 yıl alır.
Umarım bu video yetkili birilerine ulaşır ve buna çözüm yolu bulunur.
Çelik üretiminin bu yıl 100 milyon tona ulaşacağı tahmin edilmektedir.
Onun başaracağından eminim.
- Ben onun başarısından eminim.
- Onun başarısından eminim.
- Onun başaracağından eminim.