Examples of using "удивлён" in a sentence and their turkish translations:
Tom şaşırdı.
Zerre kadar şaşırmadım.
Herhangi biri şaşırdı mı?
Tom biraz şaşırmış.
Tom memnuniyet içindeydi.
Tom şaşırmış değil.
Sadece şaşırdım.
Ben gerçekten şaşırmıştım.
Tom şaşıracak.
Şaşırdın mı?
Davranışına şaşırdım.
Adam habere şaşırdı.
O da şaşırdı.
Tom bile biraz şaşırdı.
Tom biraz şaşırdı.
Ben biraz şaşırdım.
Hiç şaşırmadım.
Sadece biraz şaşırdım.
Tom çok şaşırmış görünüyor.
Neden bu kadar şaşkınsın?
Ben çok şaşırmadım.
Ben azıcık şaşırmadım.
Tom'a hoş bir sürpriz oldu.
Şaşırmadım ki.
Oldukça şaşırmıştım.
- Ben şaşırdım ve hayal kırıklığına uğradım.
- Şaşkın ve hayal kırıklığına uğramış durumdayım.
Tom şaşkın olduğunu söyledi.
Ben biraz şaşırmıştım.
O, bunu öğrendiği için şaşırdı.
- Tom şaşırmadığını söyledi.
- Tom şaşkın olmadığını söyledi.
Tom soruya biraz şaşırmıştı.
Şaşıracağını düşünüyorum.
Beni burada gördüğüne şaşırdın mı?
Onun istifasına şaşırmıştım.
Ölmememe şaşırdım.
Ben çok şaşırmamıştım.
Tom biraz şaşırmış görünüyordu.
Hiç kimse gerçekten şaşırmamıştı.
Hiç şaşırmadı.
Gerçekten şaşırmadım.
Tom şaşırdığımı biliyordu.
Evet, habere çok şaşırdım.
Çalınan çantasını bulmak ona sürpriz oldu.
Tom Mary'nin yorumuna şaşırdı.
Yabancı konuşamayacak kadar çok şaşırmıştı.
Ödülü kazanmana şaşırdım.
Ben şaşırmadım.
Ben senin kadar şaşkınım.
Tom kadar şaşırdım.
Binanın hâlâ ayakta durduğuna şaşırdım.
Aynı fikirde olmadığına şaşırdım.
- Tom'un Mary'yi görmesi hoş bir sürpriz oldu.
- Tom Mary'yi gördüğüne hoş bir şekilde şaşırmıştı.
Şaşırmıştım.
Bu sabah habere şaşırdım.
Tom şaşırmıştı ve biraz kafası karışmıştı.
Şaşırmış ya da hayal kırıklığına uğramış değildim.
Onun şaşırdığına bahse girerim.
Ben biraz şaşırdım.
Çok şaşırdım.
Tom Mary'nin çok fazla yakınmasına şaşırdı.
Tom'un burada olmamasına çok şaşırdım.
Tom'un burada bile olmasına şaşırdım.
Tom gerçekten şaşırdığını söyledi.
Tom'un şaşırdığını biliyorum.
Bizi hatırlamana şaşırdım.
Tom'un konserden hoşlanmamasına şaşırdım.
Ben gerçekten şaşırmıştım.
Tom neredeyse Mary kadar şaşkındı.
Onun ölüm haberine şaşırdım.
Asla şaşırmadım.
Tom Mary'yi orada gördüğüne şaşırmadı.
Tom çok şaşırdı.
Bahse girerim Tom şaşırdı.
Tom şaşırmadı.
Senin kadar şaşırdım.
Tom Mary'nin söylediğine şaşırdı.
Ben şaşırmadım.
Arkadaşının aniden ortaya çıkmasına şaşırdı.
Tom da şaşırmıştı.
Tom şaşırmayacak.
Tom çok şaşıracak.
Tom bunu yaptığında şaşırdım.
Tom Mary'nin ne kadar iyi yüzebildiğine biraz şaşırmıştı.
Tom'un şaşıracağını sanmıyorum.
Konuşamayacak kadar çok şaşırmıştım.
Senin şaşırdığın kadar şaşırdım.
Tom'un şaşırdığı kadar şaşırdım.
Tom o kadar şaşırmıştı ki, nutku tutuldu.
- Tom'un Fransızca konuşmayı bilmediğine şaşırdım.
- Tom'un Fransızca konuşmayı bilmemesine şaşırdım.
Şaşırdın mı?
Tom Mary'nin ne kadar iyi resim yapabildiğine şaşırdı.
Tom Mary'nin ne kadar iyi yüzebildiğine şaşırdı.
Tom Mary'nin kendisini sevdiğini fark ettiğinde şaşırdı.
Onun tarafından hoş bir şekilde şaşırdım.
Seni çok kısa sürede tekrar gördüğüme şaşırdım.
Tom polisin onun adını bilmesine şaşırdı.
Tom, Mary'nin hala uyanık olmasına şaşırdı.