Translation of "стремится" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "стремится" in a sentence and their turkish translations:

Том стремится преуспеть.

Tom başarılı olmak için istekli.

Он стремится всем угодить.

O, herkesi memnun etmeye hevesli.

Образование стремится развить потенциальные способности.

Eğitim potansiyel yeteneklerini geliştirmeyi amaçlamaktadır.

Она стремится жить в Австралии.

O, Avustralya'da yaşamaya isteklidir.

Всякая нация стремится увековечить себя.

Tüm milletler kendi sürekliliğini arar.

Каждый стремится к лучшей жизни.

Herkes daha iyi bir hayata sahip olmak için can atıyor.

Наше предприятие стремится улучшать свои изделия.

Şirketimiz ürünlerini geliştirmek için çaba göstermektedir.

Он усердно работает, потому что стремится преуспеть.

Başarmak için istekli olduğundan dolayı çok çalışıyor.

Этот ребёнок стремится в будущем стать адвокатом.

Bu çocuk gelecekte bir avukat olmaya can atıyor.

Я не говорю, что полиция стремится нанести ущерб.

Polisin zarar verme niyetinde olduğunu söylemiyorum.

Тот, кто стремится контролировать судьбу, никогда не обретет покоя.

Kaderi idare etmek isteyen asla barış bulamaz.

Это потому, что это дерево стремится к свету, к солнцу,

Bunun nedeni, ağacın ışığa, güneşe yönelmesi

Каждый стремится к эффективности, но похоже мало кто её достигает.

Herkes verimlilik için çaba gösteriyor fakat birkaçı ulaşıyor görünüyor.

- Он горит желанием уехать за границу.
- Он стремится уехать за границу.

O, yurt dışına gitmek için istekli.

У Люси есть четкая жизненная цель, к которой она всеми силами стремится.

- Lucy'nin bu hayatta ulaşmak için varını yoğunu ortaya koyduğu net bir hedefi var.
- Lucy net çizgilerle belirlemiş olduğu bir yaşam amacını gerçekleştirmek için tüm gücüyle çabalıyor.