Examples of using "сломал" in a sentence and their turkish translations:
Ben bacağımı kırdım.
Sandalyeyi kim kırdı?
Tom onun burnunu kırdı.
Kolumu kırdım.
Parmağımı kırdım.
Tony onu bozdu.
Debriyajı kırdım.
Tom kolunu kırdı.
Tırnağımı kırdım.
O, kolunu kırdı.
Tom çenesini kırdı.
Kahve makinesini kim kırdı?
Tom ayak bileğini kırdı.
Tom bacağını kırdı.
Ben onu kırdım.
Salıncağı kim kırdı?
Tom her iki kolunu kırdı.
Sanırım kolumu kırdım.
Her iki bacağını da kırdı.
Tom iki bacağını da kırdı.
Bunu kim kırdı?
Bir trafik kazasında bacağım kırıldı.
Ben kolumu kırdım.
Birisi kameramı bozdu.
at onu üzerinden atar ve bacağı kırılır.
Bu masa Tony tarafından kırıldı.
Tom burnumu kırdı.
Bunu nasıl kırdın?
O, sol kolunu kırdı.
Camı kim kırdı? O kırdı.
Komşumuzun bir kaburgası kırıldı.
Ben sağ bacağımı kırdım.
Tom, Mary'nin çenesini kırdı.
Ben Tom'un burnunu kırdım.
Tom sol bileğini kırdı.
Tom sağ kolunu kırdı.
Tom kollarının her ikisini kırdı.
Tom bacaklarının her ikisini de kırdı.
Bu kalemi kim kırdı?
Tom, Mary'nin klarnetini kırdı.
Sanırım bacağımı kırdım.
Tom bacağını nasıl kırdı?
Her iki bacağımı da kırdım.
Her iki kolumu da kırdım.
Sanırım bacağımı kırdım.
Bu sandalyeyi kim kırdı?
Tom sol bacağını kırdı.
Burnumu kırdın.
Onu kırdım mı?
Yom üç hafta önce kolunu kırdı.
Tom'a şeytanın bacağını kırdığımı söyle.
Onu kim kırdı?
Tom geçen hafta sonu kolunu kırdı.
- Üç hafta önce kolunu kırdı.
- Üç hafta önce kolu kırıldı.
Kapıyı açarken kilidi kırdım.
Telefonumu bozduğun için teşekkür ederim.
Tom tekrar bir şey kırdı mı?
Az önce bir kaburga kırdım.
Sanırım kolumu kırdım.
Tom düştü ve kolunu kırdı.
Çocuklardan biri kilidi kırdı.
Tom yeni oyuncağını kırdı.
Ayak parmağımı kırdım.
Tom az daha bacağını kırıyordu.
Kayak yaparken bacağını kırdı.
Kayak yaparken bacağımı kırdım.
Futbol oynarken kolunu kırdı.
Baban senin saatini kırdığını biliyor mu?
Tom'un bacağını kırdığını sana kim söyledi?
O, yanlış kullanarak makineyi bozdu.
Bir tırnak kırdım.
Kolunu kırdın.
Tom kayak yaparken bacağını kırdı.
Düştüm ve kolumu kırdım.
Ben düşerek bir kaburgamı kırdım.
Kayak yaparken bacağını kırdı.
Tom futbol oynarken kolunu kırdı.
Kapıyı kimin kırdığını bilmiyorum.
Tom kayak yaparken kolunu kırdı.
Tom bir merdivenden düştü ve kollarının her ikisini de kırdı.
Kazada boynunu kırdı.
Buzda düştü ve kolunu kırdı.
Bunu kıranın ben olmadığımdan eminim.
Ben çocukken kolumu kırdım.
Tom on üç yaşındayken köprücük kemiğini kırdı.
Benim tırnağım kırıldı.
Kırık bir çenesi var ve birkaç dişini kaybetti.
Bir kaza geçirdi ve bacağını kırdı.
Bir bisiklete binerken iki bacağımı da kırdım.
Onu kırdım.
Tom çatıdan düştü ve üç kaburgasını kırdı.
Erkek kardeşim ağaçtan düşüp bacağını kırdı.
Bir beyzbol maçında bacağını kırdı.
- Kayak yaparken düşüp kolunu kırdı.
- Kayak yaparken düştü ve kolunu kırdı.
Burnumu kırdı!
Bir şeyin üstüne oturdum ve onu kırdım.
Telefonumu kırdım.
Tom'un ayağını kırdığı günü hatırlıyorum.
Bence onu kıran sensin.
Çamaşır makinesini bozdun.