Examples of using "руке" in a sentence and their turkish translations:
O, elinde bir dolma kalem tutuyordu.
Elinde ne var?
Mary'nin elinde bir çiçek var.
Tom'un elinde ne var?
Elinde bir çiçek vardı.
Tom'un kolunda bir yara izi var.
Bil bakalım elimde ne var.
Tom Mary'nin kolundak bileziği fark etti.
Sağ elinde ne var?
Tom'un elinde bir bıçak vardı.
Onun elinde bir gülü vardı.
Onun elinde çiçekler var.
Ellerindeki nedir?
O, elinde bir çiçeğe sahiptir.
Elimde bir sözlüğüm var.
Elimde bir kitap var.
O, elinde bir çiçek tutuyordu.
Tom elinde şapkasını tutuyor.
Onun elinde bir çiçek var.
Tom'un kolunda bir uru var.
Tom kitabı elinde tuttu.
Elimde bir kaşıntı var.
Onun kolunda bir yara izi var.
Tom'un elinde bir bıçak var.
Kolumda bir yara izim var.
Elinde çiçek tutuyor.
Onun elinde ne var?
Onun kolundaki yaraya dokundu.
Tom sol elinde bir şey taşıyor.
Mary onu elinde tarttı.
Kızın elinde bir teleskobu vardı.
O, taşı elinde tarttı.
Elinde bir bastonla yürüyordu.
Onun elinde bir kitap vardı.
Tom elinde bir boya fırçası vardı.
Onun elinde bir şeyi var.
Bıçağı sol elimde tuttum.
O elindeki nedir?
Tom'un kolunda bir çürük vardı.
Erkek kardeşim elinde bir kamera tutuyor.
Sağ ön kolunda bir sivrisinek var.
Tom elinde bir silah ile öldü.
Tom'un elinde bir şey var.
Tom sağ kolunda morlukları var.
Kartopu elimde eridi.
Tom sağ elinde bir bıçak tutuyordu.
Neden elinde bir bıçak var?
Sağ elinizdeki o şey nedir?
Tom sol elinde bir şey tutuyordu.
Elinde ne olduğunu göreyim.
Tom arabasının anahtarını sol eline aldı.
Elindekini bana ver.
Elinde küçük bir şemsiye tutuyordu.
Kolumun her tarafında sivrisinek ısırıkları var.
Bana elinde ne olduğunu söyle.
Tom'un bir parmağı eksik.
Tom sağ elinde yanan bir mum tutuyor.
Tom'un sol elinde serçe parmağı eksik.
Tom Mary'ye kolundaki dövmeyi gösterdi.
Tom sağ elinde bir şey tutuyordu.
- Elinde ne olduğunu bana göster.
- Elinizde ne olduğunu bana gösterin.
Tom'un elinde bir şey vardı.
Tom'un sol kolunda bir döğmesi var.
Tom'un sağ elinde bir kepçe vardı.
Tom'un sağ kolunda dövme var.
Her elde beş parmağımız var.
Elinde bir bıçakla bana saldırdı.
Yara kolumda bir iz bıraktı.
Tom bana elindeki bir bıçakla saldırdı.
Elinde bir tabancası olan bir kadına asla güvenme.
Elimde olan şey fosil bir deniz kabuğu.
Tom'un sağ elinde keskin bir ağrısı vardı.
Tom'un sağ elinde bir şeyi var.
Bir içki tutarken dans edemem.
Tom, alyansını yanlış eline takıyor.
Sağ elinizdeki o şey nedir?
Doktorun elindeki akik taşlı yüzük çok yeni görünüyor.
ve aslında bu eldeki atomlar ile burdaki atomlar
Bu lazer ışığın elimde nasıl göründüğünü görüyor musunuz?
Kolumda bir ağrı var.
Sağ kolundaki bir ağrıya rağmen okulu ziyaret etti.
Elinde ne olduğunu görmek istiyorum.
Tom sağ elinde büyük bir av bıçağı var.
Tom sağ elinde bir sineklik ile mutfağa yürüdü.
Tom kolunda sürünen bir şey hissetti.
Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.
Elim yanmıştı.
Tom'un sağ kolunda bir kartal dövmesi vardı.
Tom elinde bir cin ve tonikle odanın köşesinde durdu.
Polis odaya girdiğinde Tom elinde kanlı bir bıçak tutuyordu.
Tom bir elinde bir bardak viski ve diğerinde de bir sigara tutuyordu.
Tom elinde bir içki olan kadına doğru yürüdü ve ona adının ne olduğunu sordu.
Parmağımı kırdım.
Ama bırakmadı. Elimin üstünde yüzeye geldi.
Elinde bir bıçak olduğu için kimse Tom'a yaklaşmaya cesaret edemedi.
Tom kız arkadaşının adını koluna dövme yaptırdı fakat sonra o onu terk etti.