Examples of using "предвкушении" in a sentence and their turkish translations:
Çok umutluyum.
Yaz tatilini dört gözle bekliyorum.
Sürekli sabırsızlıkla beklediğim bir şeyin olması için çabalarım.
- Onu dört gözle bekliyorum.
- Onu sabırsızlıkla bekliyorum.
Onu sabırsızlıkla bekliyorum.
Herhangi bir tür Tayland yiyeceği asla yemedim, bu yüzden büyük annemle birlikte bir Tayland restoranına gitme hakkında oldukça heyecanlıyım.