Examples of using "потрясающий" in a sentence and their turkish translations:
Tom inanılmaz.
Ne inanılmaz bir gün!
Tom harika bir şarkı yazarı.
Bu şaşırtıcı bir sonuç.
İnanılmaz bir filmdi.
Ve deneyim gerçekten inanılmaz.
Manzara şaşırtıcı.
Bu harika bir dünya.
Senin için müthiş bir sürprizim var.
- Evin harika.
- Evin fantastik.
"Awesome" kelimesine karşı bir isteksizlik geliştirdim.
Bu otel harika bir deniz manzarasına sahip.
Son olarak da kendime muhteşem bir gelecek şehrinin
Bir hayvanla bu şekilde bir bağ kurup böyle deneyimler yaşamak, tam anlamıyla insanın aklını başından alıyor.
Şaşırtıcı olduğunu düşünüyorum.