Examples of using "поможешь" in a sentence and their turkish translations:
Bize yardım edecek misin?
Yardım eder misin?
- Bana yardım eder misin?
- Bana yardım edecek misin?
- Bana yardım edecek misiniz?
Onlara yardım edecek misin?
Bana yardım edecek misin?
Bana yardımcı olur musun?
Bize yardım edecek misin?
Son pişmanlık fayda etmez.
Bize yardım et, olur mu?
Yakınmak bu durumu çözmeyecek.
- Yardım edeceksin.
- Yardım edeceksiniz.
Onlara yardım etmek için çok geç.
Bana yardım edeceğini söyledin.
Tom'la birlikte bana yardım eder misin?
Bir el atar mısın Taro?
Ödevlerime yardım edecek misin?
Bana çeviride yardım eder misin?
Çeviri yapmama yardımcı olur musun?
Ben senin yardımını bekliyorum.
Onlar yardım için sana güveniyor.
Hastaneye gitmeme yardımcı olur musun?
Bana yardım etmeni bekliyorum.
Tom ona yardım etmeni bekliyor.
Bize yardım edeceğini söyledin, Tom.
Onlara yardım edecek misin?
Ona yardım edecek misin?
Ona yardım edecek misin?
Ağlama. Ağlamak hiçbir şeyi çözmez.
Yardım edeceksin, değil mi?
- Bu bulaşıkları yıkamama yardımcı olabilir misin?
- Bu bulaşıkları yıkamama yardım edebilir misin?
Çocuklara bakmak için yardım edebilir misin?
Nasıl yardım edeceksin?
Odayı temizlememe yardım eder misin?
Tom'a yardım edeceğini söyledin.
Yardım edeceğini söyledin.
Bize yardım edeceksin, değil mi?
Bana yardım edersen seni akşam yemeğine davet ederim.
Bu bavulu taşımama yardım eder misiniz?
Cüzdanımı aramama yardım eder misin?
İngilizce ev ödevimde bana yardım eder misin?
Yardım edeceğinizi düşündüm.
Bana yardım etmezsen onu yapmam.
Bana yardım edeceksin, değil mi?
Eğer bana yardım edersen, onu tekrar deneyeceğim.
Kaç kişiye yardım edeceksiniz?
Tom'a yardım etmeyecek misin?
Bana yardım edeceğinizi umuyorum.
Yarın sabah bize yardım edecek misin?
Bize yardım edeceğini söyledin.
Onlara yardım edeceğini söyledin.
Ona yardım edeceğini söyledin.
Ona yardım edeceğini söyledin.
Ona yardım edilemez.
- İş işten geçti.
- Geçti Bor'un pazarı, sür eşeğini Niğde'ye.
- İş işten geçmiş.
Sen bize yardım etmedikçe biz sana yardım edemeyiz.
Tom'a yardım edeceğine bana söz ver.
Bana yardım edeceğini söyledin.
Valizimi toplamama yardım eder misin?
Bana yardım edeceğine söz vermiştin.
Bunu çevirmeme yardım eder misin?
Her şeyi yakmama yardım edecek misin?
Bana onlarla birlikte yardım eder misin?
Bana onunla birlikte yardım eder misin?
Bana onunla birlikte yardım eder misin?
Bize yardım edeceğine bana söz ver.
Onlara yardım edeceğine bana söz ver.
Ona yardım edeceğine bana söz ver.
Ona yardım edeceğine bana söz ver.
Bize yardım edeceğini düşünmüştüm.
Endişelenme! Bana yardım edersen her şey iyi olacak.
Tom'un onu yapmasına yardım eder misin?
Bana yardım edeceğine söz vermiştin.
Fransızca ev ödevimde bana yardım eder misin?
İngilizce öğrenmeme yardım edersen, Japonca öğrenmene yardım ederim.
Bize yardım etmeni bekliyoruz.
Tom ona yardım edeceğini umuyor.
Bana yardım edeceğinizi biliyordum.
Lütfen bunu çevirmeme yardım eder misiniz?
Bana yardım etmen için sana güveniyorum.
Bu ağır masayı taşımama yardım eder misin?
Bunu taşımama yardım edebilir misin?
Tom bize yardım edeceğini söyledi.
"Bana yardım eder misin, Tom?" "Hayır, bir daha değil, başka birine sorun!"
Tom, senin Mary'ye yardım edeceğini umuyor.
Tom ona yardım etmenizi bekliyor.
Bana İngilizcemde yardım edersen, sana Fransızcanda yardım ederim.
Tom'a yardım edecek misin?
Bize yardım etmeni beklemiyorum.
Ev ödevimde bana yardım eder misin?
Bu masayı taşımama yardım eder misin?
Eğer bana yardım edeceksen, yakında bitiririz.
Bunu Fransızcaya çevirmeme yardım eder miydin?
Bana yardım etmen şartıyla onu yaparım.
Senin yardımını istemeyen birine nasıl yardım edersin?
Bize yardım edemez misin?
- Yardımda bulunmazsan bitirmem mümkün olmayacak.
- Yardım etmezsen tamamlayamayacağım.
- Bana yardımcı olmazsan bitiremeyeceğim.
Eğer bana yardım etmezsen, onu yapamayacağım.