Examples of using "позволила" in a sentence and their turkish translations:
Çocuğunun boğulmasına izin verdi.
Tom'un beni öpmesine izin verdim.
Tom'un beni öpmesine izin verdim.
Mary Tom'un kendisini öpmesine izin verdi.
Burs çalışmalarıma devam etmemi mümkün kıldı.
O onun kendisini öpmesine izin verdi.
- Onun beni öpmesine izin verdim.
- Beni öpmesine izin verdim.
Hastalık partiye katılmamı engelledi.
Onun gururu onun parayı almasına izin vermedi.
Polis, Fadıl'ın Dania ile yüzleşmesine izin verdi.
Mary Tom'un elini öpmesine izin verdi.
Mary onun elini öpmeme izin verdi.
Onun kötü bacağı yarışı kazanmasını engelledi.
Mary, Tom'un kendisini öpmesine izin vermedi bile.
Hatanın onun cesaretini kırmasına izin vermedi.
Onun bebeğe dokunmasına izin vermedi.
- O onun yalnız gitmesine izin verdi.
- O ona yalnız gitmesi için izin verdi.
kucağında bir kaç güzel gün geçirmenizi dilerim" dedi.
Annesi ona izin verseydi, Tom bir boksör olmak isterdi.
Mary Tom'un kendisini öpmesine izin verdi.
Lannes'ın erteleme taktikleri, Napolyon'un Rus ordusunu sırtını nehre
Tom araba sürmek istedi fakat o sarhoş olduğu için, Mary ona izin vermedi.
- Gitmeme izin verdi.
- Terk etmeme izin verdi.
Yoksulluk onun okula devam etmesini engelledi.
Tom'un bunu yapmasına izin verdiğime inanamıyorum.
Tom beni öpmeye çalıştı ama ona izin vermedim.
Ben kazanmana izin vermezdim.
Tom'un ölmesine asla izin vermeyeceğini biliyordum.