Translation of "наложить" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "наложить" in a sentence and their turkish translations:

Он промыл рану, прежде чем наложить повязку.

O bir bandaj koymadan önce yarayı temizledi.

Она никак не могла наложить на себя руки.

Onun kendini öldürmüş olması imkansız.

Хорошо бы наложить швы, но ей нельзя в больницу.

Dikişe ihtiyacı vardı ama hastaneye gidemezdi.