Examples of using "дыма" in a sentence and their turkish translations:
Duman kokusu alıyor musun?
ve böylece çok fazla duman çıkacak
Dumandan boğuldum.
Duman kokusu alıyorum.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
Tom duman nedeniyle öksürüyordu.
Tom duman kokuyordu.
Herhangi biri duman kokusu alıyor mu?
- Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
- Ateş olan yerden duman çıkar.
Tom sigara dumanının kokusuna dayanamaz.
Dumandan nefes alamadım.
Duman dedektörleri tavana monte edilmelidir.
Dağın yan tarafından çıkan dumanı görürsünüz.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
Oda duman doluydu.
Yangından sonra, duman kokusu günlerce havada kaldı.
Sebepsiz bir şey olmayacağı gerçeğini kimse inkar edemez.
Ya da atmosferdeki tuzu, dumanı ve tozu
Güney İtalyan adası Sicilya büyük bir duman ve kül bulutuyla kaplandı.
Onlar kendilerinin boşanması hakkındaki iftiraların tamamen yalan olduğunu beyan ettiler. Fakat rüzgar esmezse ağaç devrilmez, değil mi?
Ondan sonra bütün insanların üzerine Ruhum'u dökeceğim. Oğullarınız, kızlarınız peygamberlikte bulunacaklar. Yaşlılarınız düşler, gençleriniz görümler görecek. O günler kadın, erkek kullarınızın üzerine de Ruhum'u dökeceğim. Göklerde ve yeryüzünde, kan, ateş ve duman sütunlarından belirtiler göstereceğim. RAB'bin büyük ve korkunç günü gelmeden önce güneş kararacak, ay kan rengine dönecek. O zaman RAB'bi adıyla çağıran herkes kurtulacak.