Examples of using "грома" in a sentence and their turkish translations:
O, gök gürültüsünden korkar.
Şiddetli bir gök gürültüsü vardı.
Gök gürültüsünü duydun mu?
Şimşeğin ışığı gök gürültüsünün sesinden önce gelir.
Bu sabah gök gürültüsü ile uyandım.