Examples of using "волнуйся" in a sentence and their turkish translations:
Diğerleri hakkında endişe etmeyin.
Çok heyecanlanma!
Üzülme. Her şey yolunda.
- Tamam, sensin.
- Sakin ol, patron sensin.
Sen üzülme. Buna alışacaksın.
Bir şey yok, endişelenme!
Korkma.
Sınav sonuçları hakkında endişelenmeyin.
Endişelenme. Seni koruyacağım.
Hatta bu konuda endişelenmeyin.
Endişelenme. Her şey düzelecek.
Endişelenme. Bunu ben yapacağım.
Merak etme, her şey iyi olacak.
Endişelenme. Bu önemli değil.
Ailen hakkında endişelenme.
Endişelenme, peşinden gelmeyecek.
Merak etmeyin, saçınızı kesmek acı vermez.
Kusura bakma.
Endişelenme. Polise söylemeyeceğim
Endişelenme. Seni asla terk etmeyeceğim.
Endişelenme. Karın vefasız değil.
Merak etme, anne. Ben iyi olacağım!
Merak etmeyin. Tamam.
İçin rahat olsun, her şey yoluna girecek.
"Bizim trenimiz saat 9'da ayrılıyor" - "Merak etmeyin. Biz bunu yapacağız."
- Önemsiz şeyler için endişelenme.
- Önemsiz şeyler için endişelenmeyin.
Endişelenme. Bolca suyumuz ve yiyeceğimiz var.
Bir ineğim yok.
"Ağlamayı kes. Rimelini bozacaksın." "Endişelenme, o sugeçirmez."
- Üzülme, yapacağım.
- Endişelenme yapacağım.
Merak etme. O benim sevgilim değil. O sadece bir arkadaş.
Endişelenme. Her şeyin iyi olacağını söyledim.
Endişelenmeyin. Size her şeyin iyi olacağını söyledim.
Endişelenme. Tom onunla ilgilenecek.
Tüm soruları cevaplamak için çok fazla zamanınız olduğu için gergin olmayın.
Endişe etme, tamamen güvenli.
Endişelenme. Sigortam var.
- Endişelenme.
- Üzülme.
- Merak etme.
- Takma kafana.
Endişelenme. Ben seninle kalacağım.
Oh, endişelenme.
Endişelenme anne. O yemek hakkında titiz değil. O her şey yer.
- Endişelenme. Onun canını yakmayacağım.
- Endişelenmeyin. Onun canını yakmayacağım.
Merak etme. Tom gelip bizi kurtaracak.
Bu senin suçun değil, bu yüzden endişelenme.
Merak etmeyin, ben sizin için tercüme edeceğim.
Endişelenme. Sana yardım edeceğim.
Merak etme. Bu sadece geçici.
Endişelenme. Onlara söylemeyeceğim.
Endişelenme, ona söylemeyeceğim.
Endişelenme, ona söylemeyeceğim.
Endişelenme, bir çaresini bulacağım.
Merak etme. Bana güvenebilirsin.