Translation of "вел" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "вел" in a sentence and their turkish translations:

Том плохо себя вел.

Tom kötü davranıyordu.

Он вел автомобиль, слушая музыку по радио.

Radyoda müzik dinlerken araba kullandı.

Кемаль Сунал не доверял машине, которую вел кто-то другой.

başkasının sürdüğü arabaya da Kemal Sunal güvenmiyordu ayrıca

У Тома было много мыслей, поэтому он невнимательно вел машину.

Tom'un kafası çok doluydu, bu yüzden dikkatini yola yeterince veremiyordu.

- Я вел себя тихо и молчал.
- Я вела себя тихо и молчала.

Hiçbir şey söylemeyip sakinliğimi korudum.

На их левом фланге маршал Макдональд вел Десятый корпус с большим прусским контингентом…

Sol kanatta Mareşal Macdonald liderliğinde Onuncu Kolordu, büyük Prusya birliği ile…