Examples of using "плохо" in a sentence and their turkish translations:
Kötü görünüyorsun.
Kötü! Çok kötü! Korkunç!
Kötü kokuyor.
O çok kötü mü?
Seni iyi duyamıyorum.
Herkes kötü görünüyordu.
Bu kötü.
Bu kötü!
Bu hiç iyi değil.
Çalmak kötüdür.
- Kötü mü?
- Bu kötü mü?
- Kötü müdür?
Aşırı yemek iyi değildir.
Bu kötü görünüyor.
Yalan söylemek yanlıştır.
Her şey kötü.
Kopyalamak kötüdür.
Sen kötü kokuyorsun.
Onlar kötü kokuyor.
Dün iyi uyumadım.
Sonradan kötü hissettim.
O gerçekten kötüydü.
- Kötü hissediyor musun?
- Kötü mü hissediyorsun?
Çok kötü hissediyorum.
Benim işitmem kötü.
Tom'a kötü davranıldı.
Açgözlülük iyi değildir.
iyi veya kötü,
İyi uyuyamıyorum.
Sence o kötü bir şey mi?
İyi göremiyorum.
Bu çok kötü.
Marta kötü giyinir.
Ben iyi uyumuyordum.
Bu kötü görünüyordu.
Sağlıklı düşünemiyorum.
- Tom iyi bir sürücü değil.
- Tom iyi bir şoför değil.
Bu yer kötü kokuyor.
İyi uyuyamıyorum.
Balık kötü kokuyor.
Yüzmede kötüyüm.
O kötü görünüyor.
Tom iyi bir yüzücü değildir.
O kötüydü.
Fotoğraf iyi çıkmadı.
O kötü kokuyor.
Kötü bir şey yaptım.
O kadar kötü mü?
Her şey kötüydü.
İyi görmüyorsun.
Tom kötü bir iş yaptı.
Ben kötü bir şarkıcıyım.
O kötü eğitimlidir.
Eşitlik kötüdür.
Tom kötü görünüyor.
Kötü sona erdi.
Gerçekten kötü.
Her şey çok kötü gidiyor.
- Bu onun kadar kötü mü?
- Bu o kadar kötü mü?
Ben çizimde kötüyüm.
Tom iyi çalmadı.
Şimdi kendimi kötü hissediyorum.
Savaş kötüdür.
İşler kesat.
O bana kötü davrandı.
Tom bana kötü davrandı.
Ben çok hasta hissediyorum.
O, o kadar kötü değil.
Onun yaptığı çok yanlış.
Onun yaptığı çok hatalıydı.
Pek iyi görünmüyorsun. Hasta mısın?
Tom çok kötü davrandı.
O patronuyla kötü bir şekilde geçinir.
Dün gece iyi uyuyamadım.
Tanrım, bu kötü!
Bu kesik kötü. Derin bir kesik.
O kötü davrandı.
O kötü hissetmeye başladı.
Onun köpeği ağır duyar.
Elektrikli ısıtıcımız iyi çalışmıyor.
Karaoke söylemede kötüyüm.
Bu bıçak iyi kesmiyor.
Ah! Ne kadar kötü!
- Seni çok iyi duyamıyorum.
- Sizi çok iyi duyamıyorum.