Examples of using "Roubaram" in a sentence and their turkish translations:
Benim diz üstü bilgisayarım çalındı.
Cep telefonumu çaldırdım.
Birisi saatimi çaldı.
O el çantasını çaldırdı.
çaldılar hazineyi
Benim pasaportum çalındı.
Paramı çaldırdım.
Cep telefonum çalındı.
Kalemim çalındı.
Cüzdanımı çaldırdım.
Bisikletim çalındı.
Parayı çaldın, değil mi?
Bahçemden elma çaldılar.
Tom kamerasını çaldırdı.
Sen soyuldun.
- Bir yerde paramı çaldılar.
- Bir yerde paramı çaldırdım.
Caddede parasını soydular.
Şu otoparkta arabasını çaldırdı.
Dün gece arabam çalındı.
Dün gece bisikletimi çaldırdım.
Tom soyuldu.
Maskeler takan iki adam bankayı soydu.
Dün gece onun mücevherleri soyulmuştu.
Onlar trende onun cüzdanını çaldılar.
Onlar trende cüzdanını çaldılar.
Onlar trende senin cüzdanını çaldılar.
Tom trende cüzdanını çaldırdı.
Uyurken cüzdanımı çaldırdım.
Kalbimi çaldın.
Arabam çalındı.
O, cüzdanını çaldırdı.
Arabam çalındı. O park ettiğim yerde orada değil.
Kredi kartım çalındığı için arıyorum.
Dün saatimi çaldırdım.
Kötü ruhların çaldığı şans ve bahtın
Avrupa'da seyahat ederken, bir trende soyuldum.
Dün bisikletimi çaldırdım.
Eve giderken parası çalındı.
Dün gece arabam çalındı.