Translation of "Recife" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Recife" in a sentence and their turkish translations:

Ajuda-as a atravessar o recife...

Yüksek gelgit, resifi aşmalarına yardımcı olur.

Eu tenho muitos amigos de Recife.

Benim Recife'li birçok arkadaşım var.

De repente, vemos... ... lagostas a disparar do recife.

Istakozların bir anda resiften fırladığını görüyorsunuz.

A cidade de Recife é conhecida como "Veneza Brasileira".

Recife kenti "Brezilya'nın Venedik'i" olarak bilinir.

O recife de corais é a atração principal da região.

Mercan kayalığı, bölgenin en önemli cazibesidir.

E não são só os corais que brilham. Há muitas espécies fluorescentes no recife.

Işıyan tek şey mercanlar da değil. Resifte yaşayan her çeşit yaratık yapıyor bunu.

A maré leva os ovos fecundados para longe dos predadores do recife. E para águas profundas.

Gelgit, döllenmiş yumurtaları resifteki aç karınlardan uzağa savuruyor. Onları derin sulara yolluyor.

Só se torna aparente depois de escurecer. Banhar o recife em luz azul revela o que se passa.

Bu savunma ancak karanlık çökünce belli olur. Resife mavi ışık vurunca neler olduğu gözler önüne serilir.