Examples of using "Chegaram" in a sentence and their turkish translations:
Onlar geldiler.
Geldiler mi?
Onlar otele vardılar.
Onlar çok kısa sürede geldi.
O kızlar geldi.
Misafirlerimiz vardılar.
Posta geldi.
Tom ve Mary geldi.
Mallar dün geldi.
Herkes partiye zamanında geldi.
1847'nin Yazında geldiler.
Onlar tam zamanında vardılar.
- Onlar buraya 1997 yılında geldiler.
- Onlar buraya 1997'de geldiler.
Gemiler limana vardı.
Tom ve Mary önce geldiler.
Onlar 201 no'lu uçuşla geldiler.
Yarım saat erken vardılar.
Garcialar henüz gelmediler.
Geldiklerinde yağmur yağıyordu.
- Aynı anda geldiler.
- Aynı zamanda vardılar.
İngiltere'den bir hafta önce geldiler.
Onlar geldiklerinde ben zaten ayrılmıştım.
John hariç, onların hepsi geldi.
Vardınız mı?
Onlar oraya senden önce geldiler.
Sen ve Tom buraya nasıl geldiniz?
Allaha şükürler olsun, sonunda vardılar.
Çocuklar okuldan eve geldi mi?
Fırtınadan dolayı geç vardılar.
Tom ve Mary 2.30'da geldi.
Müşteriler birbiri ardına geldi.
Tom ve Mary erkenciler.
Misafirler vardığında piyano çalıyordu.
- Atalarımız bu ülkeye 150 yıl önce geldi.
- Atalarımız 150 yıl önce bu ülkeye geldiler.
Bazı insanlar geç kalmıştı.
Buraya çabuk ulaştın.
Tom ve Mary bir anlaşmaya varamadılar.
İstasyona vardığında tren çoktan ayrılmıştı.
- Zararları bir milyon yene ulaştı.
- Onların kaybı bir milyon yene ulaştı.
John'dan başka herkes geldi.
Sağlık görevlileri birkaç dakika içinde olay yerine geldi.
Tam olarak ne zaman buraya geldin?
İtfaiyeci geldiğinde yangın çoktan sönmüştü.
- Hedefine ulaştın.
- Varmak istediğiniz yere ulaştınız.
Fadıl ve Leyla'nın sorunları geri dönülmez noktaya ulaştı.
Bu yorumlar geldikten sonra bazı çok ağır hakaretler ve küfürler vardı
Bilim adamları gökyüzünün mavi olmasıyla ilgili birçok açıklama ileri sürmüştür.
bu sefer burada ki eleştiri orta sınıf geçinmeyi sağlayan insanlara geldi
Stadyuma nasıl gittiniz?
Hava rüzgarlı olmasa bile, dışarıdayken daha az parçacık tişörtüne ulaştı.
Efsaneye göre, Norveçliler 400 gemi ile geldi ve kurtulanlar 24'te evlerine
Onların geç gelmesi benim hatamdı.
Eve güvenle geldiğine memnun oldum.
Dün gece ne zaman eve gittin?
Ne dediğimi hiç dinledin mi?
Buraya ne zaman geldiniz?