Translation of "Amor" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Amor" in a sentence and their turkish translations:

- Quero o teu amor.
- Eu quero seu amor.

Aşkını istiyorum.

- Isso não é amor.
- Aquilo não é amor.

Bu, aşk değil.

Amor e paz.

Sevgi ve Barış.

Acredite no amor!

Aşka inan!

O amor dura.

Aşk sürer.

O amor machuca.

Aşk acı verir.

Espalhe o amor.

Sevgiyi yayın.

Com amor, John.

John'u sev.

O amor sobreviverá.

Aşk hayatta kalacak.

Segure isso, amor.

Bunu al, tatlım.

Música é amor.

Müzik aşktır.

Cadê o amor?

Aşk nerede?

Com amor, Jon.

Sevgiler, Jon.

Maria, meu amor!

Mary, aşkım!

- Ele está cego de amor.
- Está cego de amor.

Onun aşktan gözü kör olmuş.

- Que é o amor?
- O que é o amor?

Aşk nedir?

- O amor está te cegando.
- O amor o está cegando.
- O amor a está cegando.

Aşk seni kör yapıyor.

- Você está cego de amor.
- Você está cega de amor.

Senin aşktan gözün kör olmuş.

- Eu preciso do teu amor.
- Eu preciso do seu amor.

Aşkına ihtiyacım var.

O amor não perdoa.

- Sevgi affetmez.
- Aşk affetmez.

Isto é amor verdadeiro.

Bu gerçek aşktır.

O amor é cego.

- Aşk kördür.
- Aşkın gözü kördür.
- Aşk, doğası gereği kördür.
- Aşk doğal olarak kördür.

Comida não é amor.

Gıda, sevgi değildir.

Pelo amor de Deus!

Tanrı aşkına!

Feliz Natal, meu amor!

Mutlu Noeller, sevgilim!

Nunca desista do amor.

Aşktan asla vazgeçme.

Isso é o amor?

Bu aşk mıdır?

Perdoe-me, meu amor.

- Sevgilim, beni affet.
- Aşkım, beni affet.
- Beni affet, aşkım.

Adoro romances de amor.

Aşk romanlarını seviyorum.

O amor é incrível!

Aşk harika!

Façam amor, não guerra.

- Savaşma seviş.
- Savaşma, seviş.

O amor é tudo.

Sevgi her şeydir.

Isto não é amor.

Bu aşk değil.

Pelo amor de Deus.

- Tanrı aşkına.
- Allah aşkına.

O amor não morre.

Aşk ölmez.

Não existe amor eterno.

Sonsuz aşk yoktur.

Quero o teu amor.

Aşkını istiyorum.

O amor não existe.

- Aşk mevcut değildir.
- Aşk yoktur.

O amor é eterno.

Aşk ölümsüzdür.

- Ela é o meu primeiro amor.
- Ela é meu primeiro amor.

O benim ilk aşkım.

- Eu quero encontrar o amor verdadeiro.
- Quero encontrar o amor verdadeiro.

Gerçek aşkı bulmak istiyorum.

Não existe caminho para o amor. O amor é o caminho.

Aşk için hiçbir yol yoktur. Aşk yoldur.

Amor? O que é isso? Sou órfão. Nunca conheci o amor.

Sevgi mi? O da ne? Ben bir yetimim. Sevgiyi hiç tadamadım ki.

- Não há vida sem desejo, nem desejo sem amor, nem amor sem você!
- Não há vida sem desejo, nem desejo sem amor, nem amor sem ti!

Yaşamak özlemsiz, özlem sevgisiz ve sevgi sensiz olmaz!

- Amor é um presente de Deus.
- Amor é uma dádiva de Deus.

Aşk, Tanrı'nın bir armağanıdır.

- Não devemos fazer piadas com amor.
- Com o amor não se brinca.

Aşkla şaka yapmamalıyız.

- Cante-me uma canção de amor.
- Canta-me uma canção de amor.

Bana bir aşk şarkısı söyle.

Não confunda desejo com amor.

Sevgi ile arzuyu karıştırmayın.

Você é meu primeiro amor.

O benim ilk aşkım.

O amor não vê defeitos.

Aşk kusurları görmez.

Uma criança precisa de amor.

Bir çocuğun sevgiye ihtiyacı vardır.

Ele escreve poemas de amor.

Aşk şiirleri yazar.

Gosto desta canção de amor.

Bu aşk şarkısını severim.

Será que isto é amor?

Bunun aşk olup olmadığını merak ediyorum.

O amor vence qualquer distância.

Aşk mesafe tanımaz.

Ela está cega de amor.

Onun aşktan gözü kör olmuş.

Você escreve cartas de amor?

Aşk mektupları yazıyor musun?

Você não tem amor próprio?

- Hiç kendine saygınız yok mu?
- Sizin hiç kendinize saygınız yok mu?
- Senin hiç kendine saygın yok mu?

Tom precisa do seu amor.

Tom'un senin sevgine ihtiyacı var.

Não existe amor sem ciúmes.

Kıskançlık olmadan sevgi yoktur.

Quero falar do meu amor.

Aşkım hakkında konuşmak istiyorum.

Não confunda amor com desejo.

Sevgiyi ve arzuyu karıştırma.

Você está com sono, amor?

Uykulu musun, sevgilim?

Foi amor à primeira vista.

O ilk görüşte aşktı.

Eles se abraçaram com amor.

Onlar sevgi ile kucaklaştı.

Ele encontrou um novo amor.

O yeni bir aşk bulmuş.

O amor não é suficiente.

Aşk yeterli değildir.

Ele é meu primeiro amor.

O benim ilk aşkım.

O amor nunca matou ninguém.

Aşk asla kimseyi öldürmedi.

Ele ganhou o amor dela.

Onun sevgisini kazandı.

As crianças precisam de amor.

Çocukların sevilmeye ihtiyacı vardır.

Meu amor não custa nada.

Aşkım hiçbir şeye mal olmaz.

Não tem amor sem inveja.

Kıskançlık olmayan hiçbir aşk yoktur.

Não sei se é amor.

Bunun aşk olup olmadığını bilmiyorum.

O amor não conhece limites.

Aşk sınır tanımaz.

Ele foi seu primeiro amor.

O onun ilk aşkıydı.

Os cães precisam de amor.

Köpeklerin sevgiye ihtiyacı var.

As pessoas precisam de amor.

İnsanların sevgiye ihtiyacı var.

- Como eu posso te mostrar meu amor?
- Como posso te mostrar meu amor?

Sana aşkımı nasıl gösterebilirim?

- O amor pertence àqueles que pensam nele.
- O amor pertence àqueles que nele acreditam.

Aşk ona inananlara aittir.

- Ele confessou o seu amor por ela.
- Ele confessou o seu amor para ela.

O, ona olan aşkını itiraf etti.

- Pelo amor de Deus, pare com isso!
- Pelo amor de Deus, parem com isso!

Tanrı aşkına, şunu kes!

- Você é o amor da minha vida.
- Tu és o amor da minha vida.

Sen benim hayatımın aşkısın.

- Pergunto-me se isto é amor.
- Pergunto a mim mesmo se isso é amor.

Bunun aşk olup olmadığını merak ediyorum.

O sabor do amor é amargo.

Aşkın tadı acıdır.

Ela é o meu primeiro amor.

O benim ilk aşkım.

Estou morrendo de amor por você.

Ben sana hasretim.

Todos jogam o jogo do amor.

Herkes aşk oyununu oynar.

Eu não sei se é amor.

Bunun aşk olup olmadığını bilmiyorum.

Ela caiu no amor com mim.

O bana aşık oldu.

O amor não é um crime.

Aşk bir suç değil.

Francês é a língua do amor.

Fransızca aşkın dilidir.

Dizem que o amor é cego.

- Aşkın kör olduğunu söylüyorlar.
- Aşkın gözü kördür derler.

Como você diz ''amor'' em francês?

- Fransızcada "aşk" nasıl dersin?
- Fransızcada "aşk" nasıl denir?