Examples of using "Szanse" in a sentence and their turkish translations:
Durumundan yararlanmaya çalışmalısın.
Ortada bunca av olması başka jaguarları da buraya çekiyor.
Olasılıklar her bir ufak yavrunun aleyhine.
Onun seçileceğine dair iyi bir olasılık var.
böylece başarılı olmanız daha olası oluyor
Ama bundan... Pek hayır yok.
ve saldırmaya hazır gergedanların öldürülmesi öldürmelerinden daha olası.
erektil fonksiyonu koruyabilen inanılmaz hassas bir disseksiyon.
Karanlık çökünce... ...fokların görülmeden geçme şansının artması gerekir.