Translation of "Inne" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Inne" in a sentence and their turkish translations:

Inne ziemie, inne obyczaje.

Başka topraklar, başka alışkanlıklar.

Jest inne wyjście.

Başka bir çıkış yolu var.

To byłoby inne.

Bu farklı olurdu.

- Może ona ma inne plany?
- Może ma inne plany?

Belki de onun başka planları vardır?

Czy są inne opcje?

Başka seçenekler de var mı?

Sprawdzaj inne strony internetowe.

Başka sitelere de bakın.

Czy jest inne wyjście?

Başka bir çıkış var mı?

Jakie mam inne opcje?

Başka hangi seçeneklerim var?

Tom spróbował inne podejście.

Tom farklı bir yaklaşım denedi.

Wszystko jest teraz inne.

Artık her şey farklı.

Lubiliście zupełnie inne rzeczy.

ve muhtemelen tamamen farklı şeylere ilgi duyuyordunuz.

Wymyślamy inne sposoby wzywania pomocy.

Yardım çağırmak için başka yollar bulacağız

Są tu też inne giganty.

Suyun başında başka devler de var.

Inne samce robią to samo.

Başka erkekler de ötmekte.

Ale lód skrywa też inne.

Fakat buzun içinde saklanan başkaları da var.

Może to powstrzyma inne łaskuny,

Bu, başka misk kedilerini uzak tutabilir...

Czy jest jakiś inne wejście?

Başka bir giriş var mı?

Może Tom ma inne plany.

Belki Tom'un başka planları var.

Może powinniśmy zadać inne pytanie.

Belki de farklı bir soru sormamız gerekir.

Moje życie jest teraz inne.

Hayatım şimdi farklı.

Być może są inne powody.

Belki başka nedenler vardır.

Zawsze chciałem odwiedzić inne państwo.

Her zaman başka bir ülkeyi ziyaret etmek istemişimdir.

Istnieje inne piętno w obecnym świecie.

Farklı bir damga var.

Jeszcze inne jako koce dla psów.

bazısı da battaniyeyi köpeği için kullanmış.

inne stworzenia nie zrealizowałyby tego przedsięwzięcia.

Breakthrough Starshot'ın uygulanmasına devam etmezler.

A to inne miejsce, w Japonii,

Ve bu da Japonya'da bir şantiye.

Szanse na polowanie przyciągają inne jaguary.

Ortada bunca av olması başka jaguarları da buraya çekiyor.

Pyton zdaje się na inne zmysły.

...başka duyularıyla hareket ediyor.

Mary nie jest jak inne dziewczyny.

- Mary diğer kızlar gibi değil.
- Mary öteki kızlar gibi değildir.
- Meryem öbür kızlar gibi değil.
- Mary diğer kızlara benzemiyor.
- Mary başka kızlar gibi değildir.

Masz oczywiście inne rzeczy na głowie.

- Belli ki aklında başka şeyler var.
- Açıkça aklında başka şeyler var.

- Jestem innego zdania.
- Mam inne zdanie.

- Aynı fikirde değilim.
- Farklı bir fikrim var.

Każde inne żywe stworzenie tu tak zrobi.

Burada yaşayan her canlı olacak.

Znajdźmy jakieś inne miejsce żeby to schować.

Bunu gizlemek için başka bir yer bulalım.

Musisz znaleźć inne wyjście z tej sytuacji.

Bu durumla ilgili başka bir bir yol bulmamız gerekiyor.

Bo inne aspekty życia wymknęły mi się całkowicie.

hayatımın diğer alanlarını kontrolüm dışında görüyordum.

A kilka miesięcy później pojawiły się inne publikacje

ve birkaç ay sonra başka makaleler yayınlandı,

Dla tej nowej rodziny noc stanowi inne wyzwanie.

Yeni bir aile içinse gece farklı bir engel teşkil ediyor.

Kto wie, jakie inne sekrety czekają na odkrycie

Kim bilir, daha başka ne sırlar gizli...

Trzeba uważać na inne samochody, kiedy się prowadzi.

Araba kullanırken diğer arabalara dikkat etmelisin.

- Masz jakieś inne pomysły?
- Masz jeszcze jakieś pomysły?

Başka fikirlerin var mı?

- Jestem pewien, że nie będzie trudno znaleźć inne lokum.
- Jestem przekonany, że nietrudno będzie znaleźć inne miejsce do zamieszkania.

Yaşamak için başka bir yer bulmanın çok zor olmayacağından eminim.

Jak każde inne dziecko, nauczyłem się, jak wygląda rodzina.

Her çocuk gibi, bir ailenin neye benzediğini öğrendim.

Żadne inne obiekty planetarne nie mają takiej genetycznej więzi.

Diğer hiçbir gezegen cismi, aynı genetik ilişkiye sahip değil.

Rozwiązania tworzą inne problemy, które z kolei trzeba rozwiązać.

ve çözümler de sırası geldiğinde çözümlenecek yeni sorunlar doğurur.

Nasza drużyna piłkarska pokonała wszystkie inne drużyny w mieście.

Futbol takımımız kasabadaki diğer takımların tümünü yendi.

Tom ma w tej chwili inne sprawy na głowie.

Tom aklında şu anda başka şeyler var.

Podobnie jak inne młode małpy, czeka go jeszcze wiele nauki.

Ama çoğu genç maymun gibi daha öğreneceği çok şey var.

- Są czerwone, są i białe.
- Jedne są czerwone, inne - białe.

Bazıları kırmızı ve diğerleri beyazdır.

Myślałem, że to jest dobra książka, ale Jim miał inne zdanie.

Ben onun iyi bir kitap olduğunu düşünmüştüm fakat Jim başka türlü düşündü.

Jak się nazywa autor piszący książki lub przemówienia za inne osoby?

Başkaları için kitaplar veya konuşmalar yazan bir yazar için isim nedir?

Przygląda się, jak się bawią inne dzieci, ale nigdy się nie przyłącza.

Oynayan diğer çocukları seyreder ama asla kendisi katılmaz.

Chciałbym napisać setki zdań na Tatoeba, ale mam inne rzeczy do roboty.

Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.

Chyba jest tu też inne wejście. Pewnie w ten sposób się tu dostał.

Bir giriş daha varmış gibi görünüyor. Yılan içeriye muhtemelen böyle girdi.

Chyba jest tu też inne wejście. Pewnie w ten sposób się tu dostał.

Bir giriş daha varmış gibi görünüyor. Yılan içeriye muhtemelen böyle girdi.

Na odkrytych równinach każda noc przynosi inne wyzwanie. Na afrykańskiej sawannie zapada zmrok.

Açık düzlüklerde her gece farklı bir mücadele verilir. Afrika Savanı kararıyor.

Pochi i Moko są w budzie, a inne psy bawią się w ogrodzie.

Pochi ve Moko köpek kulübesinde, ve diğer köpekler bahçede oynamaktadır.

Mój robot będzie przygotowywał posiłki, sprzątał, zmywał naczynia i wykonywał inne domowe czynności.

Benim robot, yemekler hazırlayacak,temizlik yapacak, bulaşıkları yıkayacak ve diğer ev işlerini yapacak.

[Jerome Adams - minister zdrowia USA] gdzie inne środki dystansowania społecznego są trudne do utrzymania. ”

...kamusal alanlarında bez yüz maskelerini kullanmanızı öneriyor."

Nie zmieniaj zdań, które są poprawne. Zamiast tego, możesz dodać inne, naturalnie brzmiące tłumaczenia.

- Doğru olan cümleleri değiştirmeyin. Yerine doğal görünen alternatif çeviriler ekleyebilirsiniz.
- Doğru olan cümleleri değiştirmeyiniz. Bunun yerine, doğal-görünen alternatif çeviriler önerebilirsiniz.

Kto wie, jakie inne sekrety czekają na odkrycie podczas nocy na Ziemi? Napisy: Paweł Zatryb

Kim bilir, daha başka ne sırlar saklanıyor Dünya'da bir gecenin karanlığında. Alt yazı çevirmeni: Yurdakul Gündoğdu

Wszystkie inne dzieci w szkole miały bogatych rodziców, więc czuł się jak ryba wyjęta z wody.

Okuldaki diğer tüm çocukların zengin ebeveynleri vardı, ve o sudan çıkmış bir balık gibi hissetmeye başlıyordu.

Inne leśne zwierzęta przyszły oglądać weselne tańce, a wkrótce i one ruszyły w tan w księżycową noc.

Ormanın diğer hayvanları düğün dansını izlemeye geldi ve onlar da bütün gece ay ışığı altında dans ettiler.

- Kto się nie zgodził?
- Kto był przeciw?
- Którzy byli przeciw?
- Kto był innego zdania?
- Kto miał inne zdanie?
- Kto się sprzeciwił?

- Kim aynı fikirde değildi?
- Kim katılmadı?