Examples of using "Sukces" in a sentence and their turkish translations:
Tom başardı.
adım adım başarılı olabiliriz.
Benim başarımı size borçluyum.
- Başarı kolayca gelmiyor.
- emeksiz yemek olmaz.
Tom başarımızı öngördü.
Onun başarısı söz konusudur.
Onun başarısı beni çok cesaretlendirdi.
Onun başaracağından eminim.
- O, benim başarımı kıskandı.
- Başarımı kıskandı.
Başarın hakkında endişeleniyorum.
- O çok çalıştığından dolayı başardı.
- O, sıkı çalıştığı için başardı.
Başarı çoğunlukla çabaya bağlıdır.
Daha başarı odaklı, daha basiretsiz.
Başarılı olmayı planlıyorsan, daha çok çalış.
Onun başarısı ile ilgili bir umut var mı?
Başarım büyük ölçüde yardımın sayesindedir.
Başarımı büyük çoğunluğu itibarıyla çabalarına borçluydum.
- Kim başardı?
- Kim başarılı oldu?
böylece başarılı olmanız daha olası oluyor
Peki işin sırrı neydi?
Çabalarının başarıyla sonuçlanacağından eminim.
Başarılı olmak istiyorsan, çok çalışmalısın.
belki başarılı da olabilirdim ama bir fark yaratamazdım,
Yani bu gibi siyasi partilerin savundukları fikirler, eninde sonunda
Başarı ya da başarısızlık ikisi de benim için aynıdır.
Başarılı olmak için iyi bir plan yapmak zorundasın.
Onun sonraki albümü ilk albümünden daha az başarılıydı.
Onun başarılı olacağına dair ufak bir umut var.