Examples of using "Niełatwo" in a sentence and their turkish translations:
Sigarayı içmeyi bırakmak kolay değil.
O yüzden anlatmak kolay değil... SENATO
Ama bu kadar açık bir alanda avlanmak zor.
Doyuracak üç büyük boğaz olduğundan anne, aileye yemek bulmakta güçlük çekecektir.
Fakat yağmur ormanının gece gürültüsünde iletişim kurmak zor. Kolugo'nun buna çözümü daha çok yeni keşfedildi.