Examples of using "Polować" in a sentence and their turkish translations:
O avlanmayı seviyor.
Tom avlanmayı sever.
O, ördek avına gitti.
Ve daha büyük avlara yeltenebilirler.
Erkekler aslanları avlamaya gitti.
Dolunayın ışığı çitaların avlanmasına yardımcı oluyor.
Ama bu kadar açık bir alanda avlanmak zor.
Köpeğim sincapları kovalamayı seviyor.
UV ışığı kullanarak akrep avına çıkmak istiyorsunuz demek?
Hassas bıyıkları sayesinde geceleri de avlanabiliyorlar.
Ne yapacağız? Ultraviyole ışıkla mı avlanacağız? Yoksa bir tuzak mı yapacağız?