Examples of using "Iść do" in a sentence and their turkish translations:
Eve gitmekte özgürsün.
- Bir doktorla görüşmen gerekir.
- Doktora görünmelisin.
- Okula gitme zamanıdır.
- Okula gitme vakti geldi.
Eve gidebilir miyim?
Tuvalete gitmek zorundayım.
- Hapishaneye gitmek istiyor musun?
- Hapishaneye gitmek istiyor musunuz?
- Hapse gitmek istiyor musun?
- Hapse mi girmek istiyorsun?
Bir hastaneye gitmelisin.
Bir nörologla görüşmelisin.
İtalya'ya gitmek istiyorum.
Sirke gidebilir miyiz?
Eve gidebilirsin.
- Eve gitmelisin.
- Eve gitmelisiniz.
- Eve gitme zamanı.
- Şimdi eve gitme zamanı.
Kafayı vurup yatmam lazım.
Şehre gitmem gerekiyor.
Lütfen eve git.
Eve gitmek istiyorum.
İşe gitmek zorundayım.
Tom üniversiteye gitmemeye karar verdi.
dükkana gitmen gerekirdi.
Vahaya gitmek istiyorsunuz demek?
Şimdi eve gidebilirsiniz.
Mary okula gitmek zorunda kaldı.
Okula gitmek istemiyorum.
Tom eve gitmeli.
Hastaneye gitmek zorundaydılar.
- Tuvalete gidebilir miyim.
- Tuvalete gidebilir miyim?
Doktora gitmeme gerek yok.
Yatağa yatmanın zamanı geldi.
Sinemaya gitmek istiyoruz.
Derhal bir doktor görsen iyi olur.
Hemen bir doktora gitmelisin.
Şimdi eve gitmek istiyor musun?
Sami laboratuara gitmek zorunda.
Derhal eve gitmek zorundayım.
Boston'a gitmem gerekiyor mu?
Öğretmen onun eve gitmesine izin verdi.
Bu öğleden sonra doktora gideceğim.
Şimdi eve gidersem sorun yaratır mı?
Bir an önce bir doktoru görmeliyim.
Belki artık eve gitmemiz gerekiyor.
Şimdi gerçekten eve gitmek istiyorum.
Tom eve gitmek istemiyor.
Bugün şimdiden eve gitmek istiyorum.
Ne düşünüyorsunuz? Kasabaya mı gidelim,
Onlar bugün okula gitmek zorunda değiller.
Saat neredeyse yedi. Okula gitmek zorundayız.
Eve gitmelisin. Geç oluyor.
Yorgunum ve eve gitmek istiyorum.
Sizin kadar çok eve gitmek istiyorum.
Biz sadece eve gidemez miyiz?
Sinemaya mı gitmek istiyorsun yoksa tiyatroya mı?
Sanırım karıma ev almalıyım.
Sanırım eşime ev almalıyım.
Tom eve gitme zamanı olduğunu söyledi.
Bu hafta saç tıraşı olmana gerek yok.
Canım, süpermarkete gitmemiz lazım. Sütümüz bitmiş.
Eve gitmeliyim ve biraz uyumalıyım.
Lütfen yarın doktora gitmemi hatırlat.
Eve bu kadar erken gitmemiz gerekiyor mu?
Tom'un neden Boston'a gitmek istediğini merak ediyorum.
Eve gitmeden önce yapacak çok daha fazla işimiz var
İşe gitmek yerine bütün gün evde kaldım.
Eve gitmelisin ve ailenle birlikte olmalısın.
Dikişe ihtiyacı vardı ama hastaneye gidemezdi.
Sadece eve gitmek ve biraz uyumak istiyorum.
Okula gitmek istemiyorum.
Üniversiteye gidip gitmeyeceğimize karar veremeyiz.
Eve gitmeden önce yapacak çok daha fazla işimiz var.
Siz arkadaşlara eve gitmenizi söyledim. Niçin hâlâ buradasınız?
Partiyi erkenden terk etmek istemiyordum, fakat karıma yardım etmek için eve gitmek zorunda kaldım.
Okuldan sonra, Tom eve gitmek istemediği için genellikle elinden geldiğince takılır.