Translation of "‎알을" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "‎알을" in a sentence and their turkish translations:

알을 날로 먹을까요?

Çiğ yumurtayı mı seçeceğiz,

네, 알을 날로 먹으라고요!

Pekâlâ, çiğ yumurtayı mı seçeyim?

‎알을 낳습니다 ‎밤에는 포식자가 적으므로

Bu defa o yumurta bırakacak. Etrafta daha az avcı var.

알을 날로 먹을까요? 가시금작화 꽃을 먹을까요?

Çiğ yumurtayı mı seçeceğiz, karaçalı çiçeğini mi?

‎암컷이 알을 낳자마자 ‎수컷들이 정자를 뿌립니다

Dişi, yumurtalarını bırakır bırakmaz erkekler sperm bulutları saçıyor.

‎알을 돌보는 일에 ‎온몸을 바치다시피 했죠

Vücudunun büyük bir kısmı o yumurtalar için feda ediliyor.

암컷 말벌이 꽃 속에 알을 낳은 후

ölmesi ve ayrışması

‎녀석들이 얕은 곳까지 ‎수정된 알을 품고 오면

Döllenmiş yumurtalarını sığ sulara getiriyorlar ki...

‎영양 만점 알을 밴 ‎암컷의 냄새를 맡습니다

Besleyici yumurtalarla dolu dişileri koklayarak bulur.

‎사이펀으로 산소를 공급하며 ‎암컷이 알을 보살피고 있었어요

Yumurtalara sifonuyla oksijen veriyor, onlara göz kulak oluyordu.

‎짝짓기가 끝나고 ‎암컷은 알을 낳기 위해 ‎땅속으로 향합니다

Çiftleşme sona erdi. Yumurtalarını bırakmak için yerin altına gidiyor.

‎조수는 수정된 알을 싣고 ‎불모지인 암초를 벗어나 ‎심해로 흘러갑니다

Gelgit, döllenmiş yumurtaları resifteki aç karınlardan uzağa savuruyor. Onları derin sulara yolluyor.

알을 날로 먹어서 그래요 좋은 생각이 아니란 걸 알고 있었어요

O çiğ yumurtayı yediğim için. Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum.