Examples of using "Solitario" in a sentence and their turkish translations:
Yalnız George vefat etti.
Ben yalnızlığı seven bir kişiyim.
Orada yalnız bir yaşlı adam yaşıyor.
Yalnız ayı, yemeğini kolay kolay teslim etmez.
Bu gerçekten kıyı boyunun kasvetli bir sahasıdır.
Yalnız bir erkek bile sürünün çağrısını takip eder.
bu nedenle yalnız, parlak beyaz bir kurt gibi görünür.
Sonra ahtapotun yalnız bir yaratık olduğu gerçeğini düşünün
Yalnız George, türünün son dev kaplumbağasıydı.