Examples of using "Sbagliate" in a sentence and their turkish translations:
Tüm yanlış cevapların üstünü çiz.
O, üç yanlış cevap verdi.
Yanlış ayakkabıları giyiyorsun.
Tom yanlış sorular sordu.
Bu cevaplar yanlış.
Siz hatalısınız.
Hem sen hem de erkek kardeşin hatalısınız.
Bu yanlış ellere düşebilir.
Birisi Tom'a yanlış talimat verdi.
Yanılıyorsun.
Bazen oldukça yanlış gidiyor.
Tom hakkında hatalısın.
Tom'un cevapları yanlıştı.
Cevaplarının her zaman yanlış olduğunu söylemiyorum.
Bu soruya verilen bütün cevaplar yanlıştı.
Arapça öğrenmeye çok yanlış sebeplerle başladım.
Hayır, hatalısın.
Belki hatalısınızdır.
- Sen hatalısın.
- Yanlış düşünüyorsun.
Üzgünüm ama hatalısın.
Onun hakkında yanılıyorsun.
Yanıldığın yer odur.
Bu konuda yanıldığından kesinlikle eminim.
sorunları aşmak için çalışabileceğim en sıkı şekilde çalıştım.
Benim hakkımda yanılıyorsun.
Bizim hakkımızda yanılıyorsun.
Onlar hakkında yanılıyorsun.
Onun hakkında yanılıyorsun.
Onunla ilgili yanılıyorsun.
1980'lerde 1 Markı'yla 450 Lira alabilirdiniz.
Tamam, yanılıyorsun.
Sen yanılmış olmalısın.
Bence yanlışsın.
Her neyse sen hatalısın.
Bir hata yaptın.
- Bu durumda yanılıyorsunuz.
- Bu durumda, sen yanılıyorsun.
Hatalısın. O, trombon değil bass çalar.