Examples of using "Partecipare" in a sentence and their turkish translations:
Ortak olmak istiyordum.
Herhangi biri katılabilir.
Katılmaları için herkesi teşvik et.
Katılmayı umuyorum.
Toplantıya katılmalıydın.
O, partiye katılmak istiyor.
Katılmak önemlidir!
Nasıl katılabilirim?
Ben katılmayı umuyorum.
Toplantıya katılmasını iste.
Herkes katılmaya davet edilir.
Tom'un katılmasına gerek yoktu.
Konferansa katılamam.
Toplantıya katılamam.
Yaz kampına katılmak istiyorum.
Törene katılmak istemiyorum.
Her üye katılmalı.
O, yarışmaya katılmak istiyor.
Tom katılmak zorunda değildi.
Toplantıya katılmaya istekliyim.
Ben partine katılmaktan mutlu olacağım.
Partine katılmaktan mutluluk duyarım.
Bugünkü toplantıya katılmalıydın.
Katılacak bir cenazem var.
Tom yarışmaya girmeye karar verdi.
Önemli şey katılmaktır.
Onlar Olimpiyat Oyunları'na katılmak istiyorlar.
Katılmak istersen, kaydolmak zorundasın.
Bir sonraki triatlona katılmak istiyorum.
Biz herkesin katılmasını istiyoruz.
- Toplantıya katılmak için yetkili değilsiniz.
- Toplantıya katılma hakkınız yok.
Ya sen ya da o, toplantıya katılmak zorunda.
Partiye katılamadı.
Bana onun düğününe katılmak için davet etti.
ya da siyasi bir toplantıya katılmak,
Tom'un katılacağı bir toplantısı var.
- Hükümdarın cenaze törenine katılması gerekiyor.
- Hükümdar cenaze törenine katılmalı.
Anne ve babalar katılmak için davetlidirler.
Toplantıya katılamam.
Hastalık partiye katılmamı engelledi.
Bir konferansa katılmak için Tokyo'ya geldim.
Ben o etkinliğe katılmam gerektiğini düşünmüyorum.
Toplantıya katılma randevusunu iptal etti.
Tom partiye katılmak istiyor gibi görünüyordu.
Sierra Leone nasıl dijital ekonomide yer alabilir,
Tom katılmak istediğini asla söylemedi.
Tom partiye katılamadı.
Korkarım ki seni hayal kırıklığına uğratmak zorunda kalacağım. Canım bu tartışmaya katılmak istemiyor
ve genelde sizin çok sevdiğiniz gibi görünen
Hasta olduğu için toplantıya katılamadı.
ve söylemeliyim ki tekrar TEDx'te olmak çok güzel.
Konuşmalarımda uzmanların olmasına izin vermememin iyi bir nedeni var.
Tom ve Mary birkaç Cadılar bayramı partisine katılmayı planlıyorlar.
Tom adını dansa katılmak isteyenlerin listesine ekledi.
O Rusya'yı Avusturya ve Fransa'nın yanında Prusya'ya karşı savaşa sürükledi.
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
Tom konferansa katılmak için Boston'a gitti.